Fakin idiyıts
YouTube da en salakça video bile 1 milyon kere izlenmişNe buluyorsunuz bunlardaBenim içimde gittikçe kedilere bir nefret Oluşmaya başladı (hayvan sever olmama rağmen )Hem bu kediler gayet nankör hayvanlar değil mi Bu gidişle kediler eski Mısır daki gibi kutsal sayılacak diye korkuyorumHatta kediler
YouTube da en salakça video bile 1 milyon kere izlenmiş
Ne buluyorsunuz bunlarda
Benim içimde gittikçe kedilere bir nefret Oluşmaya başladı
(hayvan sever olmama rağmen )
Hem bu kediler gayet nankör hayvanlar değil mi
Bu gidişle kediler eski Mısır daki gibi kutsal sayılacak diye korkuyorum
Hatta kedilerin insanları kontrol ettiklerini düşünüyorum
Ne buluyorsunuz bunlarda
Benim içimde gittikçe kedilere bir nefret Oluşmaya başladı
(hayvan sever olmama rağmen )
Hem bu kediler gayet nankör hayvanlar değil mi
Bu gidişle kediler eski Mısır daki gibi kutsal sayılacak diye korkuyorum
Hatta kedilerin insanları kontrol ettiklerini düşünüyorum
0
kedilerin nankör olup olmamalarıyla aptallık yaptıkları komik videoları izlemek arasında nasıl bir bağlantı var anlamadım ki hiç.
bence dengesiz ve beklenmedik hareketler yapmaları ilginç ve komik kılıyor tüylü bir hayvanı onu buluyorum.
bence dengesiz ve beklenmedik hareketler yapmaları ilginç ve komik kılıyor tüylü bir hayvanı onu buluyorum.
0
kedilerin bi' şeyi yok ya, ne suçu var garibanların? sadece insanların canı sıkılıyor, işleri yok, kedi falan övüyolar sürekli.
0
ben kedilerin sevilmesi olayını "seven sikilir siken sevilir" olayına bağlıyorum biraz da, ruh hastası damgası yememek için çok dillendirmiyorum.
0
valla ben sadece benim keratayı seviyorum inanır mısın.. duyarlılık, hayvan severlik -bitişik mi yazılıyordu yahu bilemedim şimdi- ayrı mesele ama onun dışında çıldırmıyorum kedilere. benimkini de aşırı seviyorum fakat sebebi anlatılmaz, görmen lazım. demek ki sevdiriyor namuzsuzlar.
0
Burası kedilerle ilgili tüm klişelerle dolup taşacak da sırf insanlar kedi seviyor izliyor diye niye nefret olusmaya başlıyor sende onu anlamadım ben. Bi kedi kadar bile mi olamadın?
0
Kedileri kiskanmis gibisin. Kendi videonu koysan 10 kisi izlemez kedininkini 1 milyon kisi izliyor diye mi :)
0
@baba jo benim artık canıma tak etti ve hatta ciddi ciddi kedilerin sahiplerini manipüle edebildiklerini düşünmeye başladım az ya da çok
@bilan Kedi kıskanmak mı :)
Ben herkesin uyduğu akımlardan nefret ederim
Mesela herkes benim dinlediğim müziği dinlese ondan bile soğurum
İşin diğer yanı da kedilerin insanları salak yerine koyması
Mesela bu hayvanlar kendi bölgeleri olsun kendi eşyaları olsun bir koku bırakır ya
Aynısını sahiplerine de yapıyorlar
Kediniz illaki kafanıza ossurmuştur bir düşünün
Siz kendinizi onun sahibi sanıyorsunuz ama aslında o sizin sahibiniz oluyor
@beck Eğer dünyada kedi ve köpekten başka hayvan olmasa ben de senin gibi düşünürdüm
Köpek konusu nerden çıktı bilmiyorum ama bir değineyim
Köpeklerinki itaat değil minnet. Eğer öyle olmasaydı sevgiyle eğittiğin köpek de aynı aç bırakarak eğittiğin köpek de aynı şekilde davranırdı sana
Ayrıca kediyle empati yapıp mantıklı bir sonuç aldıysan bunu dünyayla paylaşmalısın
Kedi videosundan bahseden bir duyuru vardı oradan çıktı bunlar
@bilan Kedi kıskanmak mı :)
Ben herkesin uyduğu akımlardan nefret ederim
Mesela herkes benim dinlediğim müziği dinlese ondan bile soğurum
İşin diğer yanı da kedilerin insanları salak yerine koyması
Mesela bu hayvanlar kendi bölgeleri olsun kendi eşyaları olsun bir koku bırakır ya
Aynısını sahiplerine de yapıyorlar
Kediniz illaki kafanıza ossurmuştur bir düşünün
Siz kendinizi onun sahibi sanıyorsunuz ama aslında o sizin sahibiniz oluyor
@beck Eğer dünyada kedi ve köpekten başka hayvan olmasa ben de senin gibi düşünürdüm
Köpek konusu nerden çıktı bilmiyorum ama bir değineyim
Köpeklerinki itaat değil minnet. Eğer öyle olmasaydı sevgiyle eğittiğin köpek de aynı aç bırakarak eğittiğin köpek de aynı şekilde davranırdı sana
Ayrıca kediyle empati yapıp mantıklı bir sonuç aldıysan bunu dünyayla paylaşmalısın
Kedi videosundan bahseden bir duyuru vardı oradan çıktı bunlar
0
evde bi kedimiz var, ben de arada gıcık oluyorum doğruya doğru şimdi, daha çok 'köpek insanı'yım ben.
fakat yine de istemediğim bir hareketi yaptığında 10 saniye kızarım, kendi halinde öyle garip bi hayvan yani, kimseye bir zararı yok arada gelir oynuyoruz ayağına elimi kolumu çizer, ilgisini çeken bir şey olunca dibime kadar girer ama onu alakadar etmeyen durumlarda benden hep uzak durur, sevdirmek isterse yanaşır, doyana kadar sevdirir kendini sonra döner götünü uzaklaşır.
ha biraz sinir bozucu bir hayvan, ben bunu kabul ederim fakat yine de irrite edecek kadar ya da ne bileyim deli edecek kadar büyük hareketlerini görmedim aylardır.
kediler nankör değildir, nankörlük insan ırkına mahsus bir davranıştır, illa tanımlamak gerekirse kediler 'başına buyruk' olarak adlandırılabilir.
en fazla perdeye tırmanır 'kediii' diye seslenince atar kendini aşağı, kablolara salça olur iki dürtersin uzaklaşır, halıyı parçalamaya çalışır pist dersin kaçar, tek derdi yemek yemek, uyumak, keyfi hareket etmek yani, hayvanda arada bi yaptığı hareketler hariç bir kasıt yok.
ama dediğim gibi gıcık ediyorlar mı ediyorlar yani, etmiyorlar değil. bi köpek kadar sevilebilitesi olan hayvanlar değiller bu da bir gerçek lakin dediğim gibi yine de nefret duymanın bi anlamı yok zira onlar da muhtaçlar, hatta köpeklerden daha çok muhtaçlar.
sevimliler bi de ipneler, tipten kazanıyorlar.
ben daha çok 'biz kedileri değil kediler bizi besliyor hihi' insanlarına gıcığım, bir insan olarak bir primata bu kadar teslimiyetçi yaklaşmak aciziyet belirtisi, tamamen kendi görüşüm orası ayrı.
bu keratayı gayet ben besliyorum, pokunu temizliyorum, her gün suyunu değiştiriyorum, maması bayatlamasın diye bin bir türlü takla atıyorum fakat değerini bilecek bir hayvan değil, bunun da farkındayım.
yine de saf bir hayvan, hayvan işte içinde bir kötülük yok en fazla senin ona gıcık olduğun gibi o da sana gıcık oluyor, bu yüzden sevdiğin bir şeye ufak tefek zarar veriyor kendi çapında, azıcık üstüne gitsen sana karşılık veriyor, bunlar da çok büyütülecek şeyler değil bence, sonuçta onun bana ayar olduğu için(niyedir bilinmez) benim kolumu çizmesi çok da canımı yakmıyor yani, bu demek değil ki kedim beni kontrol ediyor.
özetlersem eğer, önüne yemek su koymazsan 2 gün sonra perişan olacak bir dünya canlıdan sadece bir tanesi, portatif, küçük boyutlu, bakımı kolay, masrafsız, evde bakılabilen bir hayvan, bu da onu daha tercih edilebilir yapıyor fakat kesinlikle ve kesinlikle domestik bir hayvan değil kedi, akvaryumda beslediğim balıkla aramda ne kadar bağ varsa kedimle de aramda o kadar bağ var, böyle de acayip bir hayvan.
söz konusu bir böcek bile olsa, bir hayvana sahip çıkmak, katlanmak, bakımını üstlenmek çok onurlu bir davranış, bu yüzden de bu kadar eleştirilmesini, 'hakediyor mu' diye düşünülmesini doğru bulmuyorum.
zira köpekler bile(bak bile diyorum), yemeğe ulaşmanın en kolay yolunun insanlarla iletişim kurmak olduğunu öğrenebildikleri için bu kadar itaatkarlar, bu da bir gerçek yani. bunu bile bile, ortada tamamen bir çıkar ilişkisi olduğu halde bir hayvanı himaye altına almak cidden çok emek ve özveri isteyen bir hareket, her insanın yapabileceği bir şey değil.
yutupdan komikli kedi vidyoları izleyen insan da tatmin etmesi gereken ama bir türlü o hazzı sağlayamadığı duygularını tatmin etmenin peşindedir, 10 dakika sonra o kediyi de yaptığı komik hareketleri de unutur, çok takmamak lazım.
imza; neandertal fikret
fakat yine de istemediğim bir hareketi yaptığında 10 saniye kızarım, kendi halinde öyle garip bi hayvan yani, kimseye bir zararı yok arada gelir oynuyoruz ayağına elimi kolumu çizer, ilgisini çeken bir şey olunca dibime kadar girer ama onu alakadar etmeyen durumlarda benden hep uzak durur, sevdirmek isterse yanaşır, doyana kadar sevdirir kendini sonra döner götünü uzaklaşır.
ha biraz sinir bozucu bir hayvan, ben bunu kabul ederim fakat yine de irrite edecek kadar ya da ne bileyim deli edecek kadar büyük hareketlerini görmedim aylardır.
kediler nankör değildir, nankörlük insan ırkına mahsus bir davranıştır, illa tanımlamak gerekirse kediler 'başına buyruk' olarak adlandırılabilir.
en fazla perdeye tırmanır 'kediii' diye seslenince atar kendini aşağı, kablolara salça olur iki dürtersin uzaklaşır, halıyı parçalamaya çalışır pist dersin kaçar, tek derdi yemek yemek, uyumak, keyfi hareket etmek yani, hayvanda arada bi yaptığı hareketler hariç bir kasıt yok.
ama dediğim gibi gıcık ediyorlar mı ediyorlar yani, etmiyorlar değil. bi köpek kadar sevilebilitesi olan hayvanlar değiller bu da bir gerçek lakin dediğim gibi yine de nefret duymanın bi anlamı yok zira onlar da muhtaçlar, hatta köpeklerden daha çok muhtaçlar.
sevimliler bi de ipneler, tipten kazanıyorlar.
ben daha çok 'biz kedileri değil kediler bizi besliyor hihi' insanlarına gıcığım, bir insan olarak bir primata bu kadar teslimiyetçi yaklaşmak aciziyet belirtisi, tamamen kendi görüşüm orası ayrı.
bu keratayı gayet ben besliyorum, pokunu temizliyorum, her gün suyunu değiştiriyorum, maması bayatlamasın diye bin bir türlü takla atıyorum fakat değerini bilecek bir hayvan değil, bunun da farkındayım.
yine de saf bir hayvan, hayvan işte içinde bir kötülük yok en fazla senin ona gıcık olduğun gibi o da sana gıcık oluyor, bu yüzden sevdiğin bir şeye ufak tefek zarar veriyor kendi çapında, azıcık üstüne gitsen sana karşılık veriyor, bunlar da çok büyütülecek şeyler değil bence, sonuçta onun bana ayar olduğu için(niyedir bilinmez) benim kolumu çizmesi çok da canımı yakmıyor yani, bu demek değil ki kedim beni kontrol ediyor.
özetlersem eğer, önüne yemek su koymazsan 2 gün sonra perişan olacak bir dünya canlıdan sadece bir tanesi, portatif, küçük boyutlu, bakımı kolay, masrafsız, evde bakılabilen bir hayvan, bu da onu daha tercih edilebilir yapıyor fakat kesinlikle ve kesinlikle domestik bir hayvan değil kedi, akvaryumda beslediğim balıkla aramda ne kadar bağ varsa kedimle de aramda o kadar bağ var, böyle de acayip bir hayvan.
söz konusu bir böcek bile olsa, bir hayvana sahip çıkmak, katlanmak, bakımını üstlenmek çok onurlu bir davranış, bu yüzden de bu kadar eleştirilmesini, 'hakediyor mu' diye düşünülmesini doğru bulmuyorum.
zira köpekler bile(bak bile diyorum), yemeğe ulaşmanın en kolay yolunun insanlarla iletişim kurmak olduğunu öğrenebildikleri için bu kadar itaatkarlar, bu da bir gerçek yani. bunu bile bile, ortada tamamen bir çıkar ilişkisi olduğu halde bir hayvanı himaye altına almak cidden çok emek ve özveri isteyen bir hareket, her insanın yapabileceği bir şey değil.
yutupdan komikli kedi vidyoları izleyen insan da tatmin etmesi gereken ama bir türlü o hazzı sağlayamadığı duygularını tatmin etmenin peşindedir, 10 dakika sonra o kediyi de yaptığı komik hareketleri de unutur, çok takmamak lazım.
imza; neandertal fikret
0
kediler nankör değil ki.. kediler özgür hayvanlar..
seni sever, seninle yaşar ama sen eğer onu istemezsen yanında kalmaz.. senin peşinden koşmaz..
ben çoğunu izlemeyi sevsem de çok sikindirik bi bok anlamadığım video da çok.. boşa kendi kendine antipati oluşturma..
seni sever, seninle yaşar ama sen eğer onu istemezsen yanında kalmaz.. senin peşinden koşmaz..
ben çoğunu izlemeyi sevsem de çok sikindirik bi bok anlamadığım video da çok.. boşa kendi kendine antipati oluşturma..
0
zendepo
hangilerini tekrar tekrar izliyorsunuz. yada vakit bulsanız izlersiniz?
hangilerini tekrar tekrar izliyorsunuz. yada vakit bulsanız izlersiniz?
0
Yatmadan önce Friends, Community, Aliens in America veya Monk izliyorum. Supernatural'in ilk 5 sezonunu yeniden izleyebilirim.
0
doctor who. cnbc-e'de ne zaman denk gelsem on kere izlemiş olsam da yine izlerim. şimdi de izliyorum :)
0
friends'i en çok izlediğim dizi sanırım. onun haricinde community, fringe ve house da sürekli izlediğim diziler.
cevapları gördükçe aklıma geliyor. sex and the city de ara ara açıp izlediğim bir dizi. bir de sıdıka ve tatlı hayatı da izlerim sıkıldıkça.
cevapları gördükçe aklıma geliyor. sex and the city de ara ara açıp izlediğim bir dizi. bir de sıdıka ve tatlı hayatı da izlerim sıkıldıkça.
0
Friends, six feet under, son zamanlar tvde rastladığım için 24. Sex and the cityyi de rastladıkça izlerdim.
0
yemek yerken falan açar rastgele friends izlerim. onun dışında tekrar tekrar yok hiç.
0
(bkz: lost)
ilk seferde dikkat etmediğim o kadar çok şey fark ediyorum ki aydınlana aydınlana bir hal oluyorum.
ilk seferde dikkat etmediğim o kadar çok şey fark ediyorum ki aydınlana aydınlana bir hal oluyorum.
0
friends. 10 sezonu 5 kere baştan sona bitirdim. arada sıra açarım rastgele bölümü.
boş insanım o ayrı konu ama friends hayranı tanıdığım herkes benim gibi.
boş insanım o ayrı konu ama friends hayranı tanıdığım herkes benim gibi.
0
hayatımda ilk defa bir diziye yeni baştan başladım. how I met your mother. bu dizi hiç bitmesin istiyorum. son sezonunu da özellikle izlemiyorum. bitsin tadını çıkara çıkara izleyecem. birkaç yıl sonra da ezel'i yeniden izlemeyi düşünüyorum bu arada. tonla dizi izledim ama ezel'in yeri her zaman ayrıdır.
not: türk dizilerinden nefret eden, ama ezel hayranı izleyici.
not: türk dizilerinden nefret eden, ama ezel hayranı izleyici.
0
jamalbsf
Selam arkadaşlar. Lumia 925 veya 1020 almak istiyorum önceliğim iyi fotoğraf çekebilmesi. iPhone 5s'in bu telefonlardan ne fazlası var ? iPhone mu alayım ? Uygulama olarak sadece twitter, facebook, watsap, digiturkplay kullanıyorum o yüzden market sorun değil. Hadi bi el atın kafam daha fazla karışm
Selam arkadaşlar. Lumia 925 veya 1020 almak istiyorum önceliğim iyi fotoğraf çekebilmesi. iPhone 5s'in bu telefonlardan ne fazlası var ? iPhone mu alayım ? Uygulama olarak sadece twitter, facebook, watsap, digiturkplay kullanıyorum o yüzden market sorun değil. Hadi bi el atın kafam daha fazla karışmadan.
0
gsmarena.com'un incelemesine dayanarak sana şunu söyleyebilirim: iphone 5s'in çektiği karanlık ortam fotoğrafı, nokia'nın en son çıkan 41 megapiksellik kamerasının aynı koşullarda çektiğinden gözle görülür şekilde daha iyi sonuç veriyor. daha keskin fotoğraflar, bir çok koşula göre daha canlı renkler verebiliyor. elbette diğerleri de kötü değil hatta çok başarılı bulduğum nokia'lar var ama ben önyargısız baktığımda, halen iphone'un kamerasına erişebildiklerini düşünmüyorum.
0
Megapiksel in onemsiz oldugunun en buyuk kaniti iphone 5s'tir. Benim de oyum 5s'ten yana.
0
iphone 5'in hiç ama hiçbir şekilde 1020'den daha iyi fotoğraf çekme imkanı yok, gsmarena'daki en iyi fotoğraf çeken telefonlar karşılaştırması burada:
www.gsmarena.com
son, conclusion sayfasındaki direkt sonucu sırayla aktarayım: 1020, note 3, z1, g2, 5s, htc one.
edit: panaroma modu daha iyiymiş 5s'in, artık ne kadar önemliyse. düşük ışık performansında htc one'ın bile gerisinde kalıyor ayrıca.www.gsmarena.com
www.gsmarena.com
son, conclusion sayfasındaki direkt sonucu sırayla aktarayım: 1020, note 3, z1, g2, 5s, htc one.
edit: panaroma modu daha iyiymiş 5s'in, artık ne kadar önemliyse. düşük ışık performansında htc one'ın bile gerisinde kalıyor ayrıca.www.gsmarena.com
0
roket adam
http://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-opel-2005-model-kusursuz-servis-bakimli-tigra-142455541/detay
0
Tigra piç arabası. -sözüm meclisten dışarı-
Tigra kullananları trafikte sıkıştırırlar.
Tigra kullananları trafikte sıkıştırırlar.
0
travesti arabası da diyorlar lan, oydu heralde. kullanışsız, bence güzel de çok gösterişli amk, bana gitsin sorun çıkarmasın yeter.
0
valla bi ara travesti arabası diyorlardı fakat civciv sarısı almayacaksan sanmıyorum bi sıkıntı olsun.
onun haricinde bence çirkin ve kullanışsız bir araba, değmez yani, 3-5 fazla koy corsa al rahat et.
onun haricinde bence çirkin ve kullanışsız bir araba, değmez yani, 3-5 fazla koy corsa al rahat et.
0
elinde kalır gibi geliyor bana da. 24.500 e daha iyi alternatifleri olur polo, astra vb
0
kotu degil. performans bakimindan cok tatmin etmeyebilir. ikinci el piyasasini cok kafaya takmayacaksan, 5 lira zararina satarim koymaz diyorsan al gitsin. piç arabasi travesti arabasi gibi yakistirmalar genelde hem spor olup hem uygun fiyata olan arabalara yakistirir. aslinda icten ice herkes onlari begenir. renault megane coupe da zamaninda ayni damgayi yemisti ama bence gayet iyi bir arabaydi.
0
o kadar paraya teknik olarak cc bir arabaya binmek güzel gelse bile sakın alma. kardeş olursunuz birlikte yaşlanırsınız.
0
megafon
https://eksisozluk.com/entry/39744445tekerleme muhtemelen gerçekten ingilizce, çünkü "care them all so pity, tear is the last thing, gymnastic" türkçe versiyonundan yani "karamela sepeti, terazi lastik jimnastik" ten çok daha mantıklı. gelin görün ki ingilizce herhangi bir kaynak bulamadım, var mı b
eksisozluk.com
tekerleme muhtemelen gerçekten ingilizce, çünkü "care them all so pity, tear is the last thing, gymnastic" türkçe versiyonundan yani "karamela sepeti, terazi lastik jimnastik" ten çok daha mantıklı. gelin görün ki ingilizce herhangi bir kaynak bulamadım, var mı bu konuda bir fikri, zikri, linki olan?
tekerleme muhtemelen gerçekten ingilizce, çünkü "care them all so pity, tear is the last thing, gymnastic" türkçe versiyonundan yani "karamela sepeti, terazi lastik jimnastik" ten çok daha mantıklı. gelin görün ki ingilizce herhangi bir kaynak bulamadım, var mı bu konuda bir fikri, zikri, linki olan?
0
bence yalan haber.
ingilizce aslı olduğu iddaa edilen şeyin türkçesinden daha az saçma bir yanı yok.
ingilizce aslı olduğu iddaa edilen şeyin türkçesinden daha az saçma bir yanı yok.
0
bence ikisi de birbirinden saçma. gerçek olduğunu da zannetmiyorum. açıkçası böyle saçmasapan bir ingilizce tekerleme de duymadım ben, gördüklerimin hepsi mantıklı olmasa bile cümle içeriyordu en azından.
0
monty python
arkadaşlar merhaba. yeni telefon almayı düşünüyorum. daha önce samsung wave 2 garabetini kullanmaktaydım. iki yıl onu kullandıktan sonra w810i'ye geri döndüm. yani anlıyacağınız şu an beni her telefon tatmin eder gibi.bütçem 700-750 lira. aslında üst sınırım yok ama telefon için bundan daha fazla p
arkadaşlar merhaba. yeni telefon almayı düşünüyorum. daha önce samsung wave 2 garabetini kullanmaktaydım. iki yıl onu kullandıktan sonra w810i'ye geri döndüm. yani anlıyacağınız şu an beni her telefon tatmin eder gibi.
bütçem 700-750 lira. aslında üst sınırım yok ama telefon için bundan daha fazla para ödemek istemiyorum. çok fazla oyun oynayacağımı düşünmüyorum. benim için sosyal medya olsun, internette rahatça takılabileyim falan bunlar önemli. bi de telefonun görünümüne ve malzemesine de önem veren biriyim. yani dandik plastikten yapılma samsung ürünlerinden istemiyorum.son olarak da en büyük kriterim uzun süre kullanabilecek olmam. yani bu alacağım telefondan sonra en az 2 yıl yeni telefon almayı düşünmüyorum.
neyse lafı çok uzattım. şimdi yaptığım araştırmalarda önüme çıkan ve benim de nispeten hoşuma giden ürünler windows phone olarak nokia lumia 720(şu an hepsiburada'da 700 lira) ve nokia 625(o da 750 civarı), android olarak da htc desire 500. sony xperia l de var.o da donanımsal olarak daha iyi ve biraz da pahalı ama malzeme kalitesi ve tasarımı hoşuma gitmedi. sony ürünleri de biraz sorunlu oluyor sanırım. htc desire 500 de hoşuma gitti ama okuduğum kadarıyla htc'lerde de güncelleme problemi varmış.
yani şu an lumia'lara bakıyorum daha çok. ama söylediğim ürünlerin de 512 ram olma gibi bi dezavantajı var. dediği gibi çok fazla oyun oynamayı düşünmüyorum ama alacağım telefonu uzun süre kullanacağım için ilerde bu bi sorun olabilir mi acaba diye düşünüyorum.
uzun bi yazı oldu. buraya kadar okumuş olanlar varsa yardımcı olurlarsa sevinirim :D
bütçem 700-750 lira. aslında üst sınırım yok ama telefon için bundan daha fazla para ödemek istemiyorum. çok fazla oyun oynayacağımı düşünmüyorum. benim için sosyal medya olsun, internette rahatça takılabileyim falan bunlar önemli. bi de telefonun görünümüne ve malzemesine de önem veren biriyim. yani dandik plastikten yapılma samsung ürünlerinden istemiyorum.son olarak da en büyük kriterim uzun süre kullanabilecek olmam. yani bu alacağım telefondan sonra en az 2 yıl yeni telefon almayı düşünmüyorum.
neyse lafı çok uzattım. şimdi yaptığım araştırmalarda önüme çıkan ve benim de nispeten hoşuma giden ürünler windows phone olarak nokia lumia 720(şu an hepsiburada'da 700 lira) ve nokia 625(o da 750 civarı), android olarak da htc desire 500. sony xperia l de var.o da donanımsal olarak daha iyi ve biraz da pahalı ama malzeme kalitesi ve tasarımı hoşuma gitmedi. sony ürünleri de biraz sorunlu oluyor sanırım. htc desire 500 de hoşuma gitti ama okuduğum kadarıyla htc'lerde de güncelleme problemi varmış.
yani şu an lumia'lara bakıyorum daha çok. ama söylediğim ürünlerin de 512 ram olma gibi bi dezavantajı var. dediği gibi çok fazla oyun oynamayı düşünmüyorum ama alacağım telefonu uzun süre kullanacağım için ilerde bu bi sorun olabilir mi acaba diye düşünüyorum.
uzun bi yazı oldu. buraya kadar okumuş olanlar varsa yardımcı olurlarsa sevinirim :D
0
Lumia alma , windows phone isletim sistemli hicbir sey alma. Samsung wave badaya sahipti, ayni sorunlari lumiada da cekeceksin. Android ytabanlo bir telefon ya da iphone al.
0
Lumia alma , windows phone isletim sistemli hicbir sey alma. Ya da sinir hastasi olmak istiyorsan al. 1 senede 3 cihaz degistirdim, 4cüsü her ay baska problem cikarabilma özelligine sahip. Eskinin aliskanligi dedik Nokia aldik Lumialar ilk cikinca ikinci el fiyatlari acayip düsük komple bozulana kadar idare ediyorum, Ne kadar sevmesemde al Iphone kafani dinle, cökmüyor meret
0
hocam dediğim gibi benim telefondan beklentim sosyal medya ve internet.bunu söyleme sebebin uygulama eksikliği muhtelemelen ama windows phone markete baktığımda istediğim uygulamaların hemen hepsini buldum orda. şu an için kafamı kurcalayan sorun söylediğim modellerin 512 ram olması.
0
daha bugün lumia'lara bir güncelleme geldi (bkz: lumia black)
lumia al kesinlikle.
(bkz: android pişmanlıktır)
şimdi arkadaş eğer androidte performans istiyorsan en az 1500 TL'yi gözden çıkaracaksın. Diğer modellerin ömrü kısaldı. Birinci yılın sonunda takılmalara başlayacak!
iOS desen zengin bebelerin oyuncağı. iyi miyi de diğer yandan iPhone 4S kullanan arkadaşlarım şimdi küfrediyorlar. Daha 2 yıllık taahhütleri dolmamış. iOS 7 sürekli takılıyormuş!!!
Bende Nokia Lumia 920 var. Ben ikinci el aldım düşün. Hala taş gibi. Sadece üst köşeleri ezildi biraz. Mermer üzerine beni de düşürsen ne hale gelirdim kimbilir :S
Şu anda uygulama sayısı olarak bir android telefona denk. Uygulamaların içeriği bakımından Androidi sopa ile kovalar. Araştır Öğren.
L920 alma, eskidi bu telefon. Ağır birde. Paran yeterse L925 al.
Yok efenim bütçemi aşar dersen L720 ile L520 arasında tercih yapabilir, biraz daha beklersen L525'i alabilirsin. RAM konusunda Windows Phone'lar sorun çıkarmaz. Sadece 1GB üzerine olmasına dikkat et. Aynı iOS gibi, donanım ve yazılım denk ve telefon asla takılmıyor.
lumia al kesinlikle.
(bkz: android pişmanlıktır)
şimdi arkadaş eğer androidte performans istiyorsan en az 1500 TL'yi gözden çıkaracaksın. Diğer modellerin ömrü kısaldı. Birinci yılın sonunda takılmalara başlayacak!
iOS desen zengin bebelerin oyuncağı. iyi miyi de diğer yandan iPhone 4S kullanan arkadaşlarım şimdi küfrediyorlar. Daha 2 yıllık taahhütleri dolmamış. iOS 7 sürekli takılıyormuş!!!
Bende Nokia Lumia 920 var. Ben ikinci el aldım düşün. Hala taş gibi. Sadece üst köşeleri ezildi biraz. Mermer üzerine beni de düşürsen ne hale gelirdim kimbilir :S
Şu anda uygulama sayısı olarak bir android telefona denk. Uygulamaların içeriği bakımından Androidi sopa ile kovalar. Araştır Öğren.
L920 alma, eskidi bu telefon. Ağır birde. Paran yeterse L925 al.
Yok efenim bütçemi aşar dersen L720 ile L520 arasında tercih yapabilir, biraz daha beklersen L525'i alabilirsin. RAM konusunda Windows Phone'lar sorun çıkarmaz. Sadece 1GB üzerine olmasına dikkat et. Aynı iOS gibi, donanım ve yazılım denk ve telefon asla takılmıyor.
0
mevcut lumia cihazlarda teknik özelliklere pek takılma derim, tıpkı iphone'daki gibi işletim sistemi telefonla maksimum seviyede optimize edildiği için performansı çok düşük olmuyor. hatta telefonuna ve diğer bileşenlere göre, 1 gb ram'li bir lumia 2 gb ram'li bir andorid'ten daha iyi performans gösterebiliyor.
windows phone için ben geleceğin daha parlak olduğunu düşünüyorum. işletim sistemi olarak en az android kadar stabil bir işletim sistemi. bir kere, o paraya alacağın herhangi bir android en fazla 1 sene güncel kalacak, sonrasında güncelleme desteği almayacak. wp ise az telefona dağıtıldığı için birçok cihazı güncelleyecektir daha uzun bir süre. tabii ki nispeten yeni olduğu için problemleri var (market içeriği sorunu) ama sırf gelecek kaygısı ile bakarsan olumsuz düşünme derim. microsoft ve nokia gibi iki büyük ve tecrübeli şirketin wp için yapacağı daha çok şey var.
ben wp'yi tasarımı için sevmiyorum mesela, ayrıca lumia'lar da 925 haricinde oyuncak gibi geliyor bana.
sana "kesin şu lumia'yı al" diyemem ama wp'nin bada ile karşılaştırılamayacak kadar ileri olduğunu belirtmek isterim. sony de wp'li telefon çıkartacak önümüzdeki aylarda, wp ilerleyecek.
windows phone için ben geleceğin daha parlak olduğunu düşünüyorum. işletim sistemi olarak en az android kadar stabil bir işletim sistemi. bir kere, o paraya alacağın herhangi bir android en fazla 1 sene güncel kalacak, sonrasında güncelleme desteği almayacak. wp ise az telefona dağıtıldığı için birçok cihazı güncelleyecektir daha uzun bir süre. tabii ki nispeten yeni olduğu için problemleri var (market içeriği sorunu) ama sırf gelecek kaygısı ile bakarsan olumsuz düşünme derim. microsoft ve nokia gibi iki büyük ve tecrübeli şirketin wp için yapacağı daha çok şey var.
ben wp'yi tasarımı için sevmiyorum mesela, ayrıca lumia'lar da 925 haricinde oyuncak gibi geliyor bana.
sana "kesin şu lumia'yı al" diyemem ama wp'nin bada ile karşılaştırılamayacak kadar ileri olduğunu belirtmek isterim. sony de wp'li telefon çıkartacak önümüzdeki aylarda, wp ilerleyecek.
0
@cliquot ios zengin bebelerin oyuncağı falan değil. bir tarafınızdan element uydurmayın.
0
5 aydan beri lumia 720 kullanıyorum, bu beş ayda telefonu 3 kez falan kapamışımdır. oldukça stabil, sorunsuz ve hızlı, 512 mb olmasını hiç kafana takma. şarj wifi, 3g ve konum açıkken 3 gün gidiyor. fazla uygulama kullanmazsan 4 gün götürdüğü de oluyor. bu kadar iyi sarj süresini bu boyutta başka bi telefonda bulabileceğini sanmıyorum. ben de telefonun dış görünüşüne ve malzeme kalitesine önem verdiğim için 720 aldım. diğer lumia modelleri kapaklı ya da takoz gibi kalın. Windows phone güzel bi işletim sistemi, android denen çöplükle karşılaştırma bile.
0
baba jo
z1'i 1670'e buldum, 32gb g2 1600 civarı. yüksek ücretinden dolayı z1'i planlarım arasına dahi almamıştım ama ikisi de aynı fiyata olunca kararsız kaldım. g2 asla "işte bu!" dediğim bir cihaz olmadı ama bu fiyata bu özellikleri olan bir telefon bulunca ister istemez tek seçenek olmuştu. önce bi iki t
z1'i 1670'e buldum, 32gb g2 1600 civarı. yüksek ücretinden dolayı z1'i planlarım arasına dahi almamıştım ama ikisi de aynı fiyata olunca kararsız kaldım. g2 asla "işte bu!" dediğim bir cihaz olmadı ama bu fiyata bu özellikleri olan bir telefon bulunca ister istemez tek seçenek olmuştu. önce bi iki telefonu da kısaca kriterlerime göre sınıflandırayım:
z1: g2'ye göre benim için en büyük artısı kullanıcı arayüzü ve malzeme kalitesi. halihazırda xperia cihaz kullanan biri olarak arayüzün sadeliğine çok alıştım. karmakarışık ıvır zıvırları olan, sıkışık ikonlar, sekmeli ayarlar menüsü gibi detaylar beni rahatsız ediyor. samsung gibi g2 de bu tarz bir menüye sahip. diğer konu malzeme kalitesi. z1 g2'den önde ve kanımca daha sağlam ve şık duruyor. bir diğer artı da kamera denebilir. 20.7 mp ve exmor rs'ten bekleneni veremese de z1'in kamerası an itibariyle g2'den iyi görünüyor. ois belki g2'nin avantajlı yönü ama gece çekiminde iphone 4s'le anca boy ölçüşüyor. odaklama problemi ise aşikar. ha keza video kalitesi, 60fps olmasına rağmen z1 bu konuda da önde, hele ki video odaklanması konusunda ilerleme kaydetti z1. (yukarıda an itibariyle deme sebebim g2'nin henüz majör bir güncelleme almamış olması. yazılımsal optimizasyonlarla düzeltilebilir bir durum neticede)
g2: z1'e göre benim için en büyük artısı tasarımı. malzeme kalitesi çok iyi olmasa da o ekranı o kasaya sığdırabilmiş olmaları telefonu bambaşka hale sokmuş. z1 adeta bir kumanda gibi görünüyor ve o büyük ekran telefonun ortasında kayboluyor neredeyse. diğer konu batarya. aynı mah değerinde bir pile sahip olasalar da kullanım aşamasında g2'nin pili biraz daha fazla dayanıklı. ve tabii ki resmi distribütör durumu. 10 senedir cep telefonu kullanıyorum, daha bir kez bile teknik servise götürmedim herhangi bir telefonumu(bir tanesinin ekranı kırılmıştı, garanti dolduğu için 50 liraya değiştirmişlerdi). bu tabii ki alacağım her telefon sağlam olacak manasına gelmiyor ama z1'i bu fiyata alacak olmanın yanında almaya değer bir risk gibi görünüyor.
evet, sizce hangisini alayım?
z1: g2'ye göre benim için en büyük artısı kullanıcı arayüzü ve malzeme kalitesi. halihazırda xperia cihaz kullanan biri olarak arayüzün sadeliğine çok alıştım. karmakarışık ıvır zıvırları olan, sıkışık ikonlar, sekmeli ayarlar menüsü gibi detaylar beni rahatsız ediyor. samsung gibi g2 de bu tarz bir menüye sahip. diğer konu malzeme kalitesi. z1 g2'den önde ve kanımca daha sağlam ve şık duruyor. bir diğer artı da kamera denebilir. 20.7 mp ve exmor rs'ten bekleneni veremese de z1'in kamerası an itibariyle g2'den iyi görünüyor. ois belki g2'nin avantajlı yönü ama gece çekiminde iphone 4s'le anca boy ölçüşüyor. odaklama problemi ise aşikar. ha keza video kalitesi, 60fps olmasına rağmen z1 bu konuda da önde, hele ki video odaklanması konusunda ilerleme kaydetti z1. (yukarıda an itibariyle deme sebebim g2'nin henüz majör bir güncelleme almamış olması. yazılımsal optimizasyonlarla düzeltilebilir bir durum neticede)
g2: z1'e göre benim için en büyük artısı tasarımı. malzeme kalitesi çok iyi olmasa da o ekranı o kasaya sığdırabilmiş olmaları telefonu bambaşka hale sokmuş. z1 adeta bir kumanda gibi görünüyor ve o büyük ekran telefonun ortasında kayboluyor neredeyse. diğer konu batarya. aynı mah değerinde bir pile sahip olasalar da kullanım aşamasında g2'nin pili biraz daha fazla dayanıklı. ve tabii ki resmi distribütör durumu. 10 senedir cep telefonu kullanıyorum, daha bir kez bile teknik servise götürmedim herhangi bir telefonumu(bir tanesinin ekranı kırılmıştı, garanti dolduğu için 50 liraya değiştirmişlerdi). bu tabii ki alacağım her telefon sağlam olacak manasına gelmiyor ama z1'i bu fiyata alacak olmanın yanında almaya değer bir risk gibi görünüyor.
evet, sizce hangisini alayım?
0
maşallah hocam çok güzel yazmışsın.
note 3 al.
note 3 olmazsa sony al.
lg ye yazılım desteği konusunda fazla güvenme. lg g2 fiyat/performans ürünü olabilir ama sen yine de güvenme.
note 3 al.
note 3 olmazsa sony al.
lg ye yazılım desteği konusunda fazla güvenme. lg g2 fiyat/performans ürünü olabilir ama sen yine de güvenme.
0
hocam kaç kere garantiyi kullanıyoruzki ben şahsen ömrümde 5-6 tel değiştirdim garantinin bi faydası yok al Z1 yoluna bak lg hiç bi zaman tel konusunda iyi olamadı bi arada 4 çekirdekli bişi güya ilk bunlar çıkarmıştı arada bi tavan yapıp dibe vuruyor lg, lg nin alınacak tel teli Nexus 5 tir...
0
@raskolnikov2 5 inç telefonlara zorla ısındırdım kendimi, note 3'ü 500 liraya satsalar almam. evet aslında, lg yazılım konusunda kendini kanıtlamadı ama sony de sütten çıkma ak kaşık değil. ilk amiral gemisi xperia s'e andorid 4.2 bile vermedi. 4.1'in ikinci güncellemesi benim cihaza ulaşmadı, ne zaman ulaşır meçhul.
0
kabiliyet olarak z1 de g2 de benzer telefonlar. ama z1'in tasarımı facia. internetten filan araştırırken ben de kararsızdım ama mağazaya gidip de görünce direk eledim z1'i. g2'yi de 2-3 aydır kullanıyorum, çok memnunum.
0
başka bi yere değiniyim istedim
hocam tasarım felan demişsiniz bi kere belirtiyim istedim Z1 suya giriyor dostum 1,5 metre felan için rahat olsun ayrıca dayanıklı, toz geçirmez vs... sony kalitedir ben diyim bu x4 dört çekirdekli içinde aynını diyorlardı, haha hatta bu lg nin 3d kameralısı vardı noldu la onlar?
hocam tasarım felan demişsiniz bi kere belirtiyim istedim Z1 suya giriyor dostum 1,5 metre felan için rahat olsun ayrıca dayanıklı, toz geçirmez vs... sony kalitedir ben diyim bu x4 dört çekirdekli içinde aynını diyorlardı, haha hatta bu lg nin 3d kameralısı vardı noldu la onlar?
0
raskolnikov2
Ben neredeyse son 5 senedir falan düz siyah arkaplan kullanıyorum. Şu ara bi foto koydum sadece.Bilgisayarı bozulan arkadaşlarımda falan görüyorum. Her taraf simge dolu. Değişik değişik fotolar falan. Ruhum daralıyor amk.Siz nasıl kullanıyorsunuz?
Ben neredeyse son 5 senedir falan düz siyah arkaplan kullanıyorum. Şu ara bi foto koydum sadece.
Bilgisayarı bozulan arkadaşlarımda falan görüyorum. Her taraf simge dolu. Değişik değişik fotolar falan. Ruhum daralıyor amk.
Siz nasıl kullanıyorsunuz?
Bilgisayarı bozulan arkadaşlarımda falan görüyorum. Her taraf simge dolu. Değişik değişik fotolar falan. Ruhum daralıyor amk.
Siz nasıl kullanıyorsunuz?
0
O değil de aklima universitedeki kiz arkadaslarim geldi. Kantinde falan bi acardilar laptopu, masaustu fotosu olarak kendi fotograflari cikardi ekrana?!?!! Kocaman.
Ben de siyah ya da denizli, gollu, teknolocik aletli fotolari falan kullaniyorum.
Ben de siyah ya da denizli, gollu, teknolocik aletli fotolari falan kullaniyorum.
0
bu aralar inside llewyn davis duvarkağıdı kullanıyorum:)
0
@barbara herhalde barbara manken olan
telefonunda ve bilgisayarında kendi fotoğrafını duvarkağıdı olarak kullanan kızlar tanıdım!!!111 üzerime gelmeyin !!1
telefonunda ve bilgisayarında kendi fotoğrafını duvarkağıdı olarak kullanan kızlar tanıdım!!!111 üzerime gelmeyin !!1
0
sağı solu yeşillikli tarlalı bi yol var. gece. ay falan var karşıda. ama masaüstü o kadar huzurlu değil. kaydettiğim fotoğrafları bile masaüstünde bıraktığım için tıklayacak boş yer yok.
0
0
www.kaliteliresimler.com 
Resimdeki duvar kagidini kullanıyorum,simgeleri de raflara dizdim nizami oldu.
Resimdeki duvar kagidini kullanıyorum,simgeleri de raflara dizdim nizami oldu.
0
0
beğendiğim karikatürleri koyuyorum genelde. baktıkça güleyim diye. bayadır da şu var.
fbcdn-sphotos-c-a.akamaihd.net
fbcdn-sphotos-c-a.akamaihd.net
0
0
15 senenin 14.5 senesi düz siyah kullandım. kısa bi süre heves edip yüksek çözünürlüklü wallpaperlar falan koydum ama olmadı. düz siyahtan başka kullanamıyorum. simgeler de çok az 3-5 tane. dağınık masaüstünden nefret ederim.
0
düz siyahtan başka bir şey kullanmam mümkün değil. arada bir sevdiğim film dizi oyunlarla ilgili falan wallpaperlar koyayım diyorum yok olmuyor kullanamıyorum bilgisayarı dikkatim dağılıyor hemen saniyeler içinde tekrar düz siyah'a dönüş yapıyorum.
0
Bir kaç senedir sadece bunu kullanıyorum
www.widewallpapers.me
simgeler raflarda, belgeler panoda, bilgisayar masanın üstünde, çöp kutusu masanın altında.
www.widewallpapers.me
simgeler raflarda, belgeler panoda, bilgisayar masanın üstünde, çöp kutusu masanın altında.
0
ermanen
hangisi?
hangisi?
0
çok fazla dizi izlemem ama denemek için (bkz: blacklist)'in pilot bölümüne başladım. yarıya gelince bu ne amk nidalarıyla kapattım.
0
bir kore dizisiydi, adini hatirlamiyorum ama zengin erkekler fakir ama onurlu kiz(bak, gururlu degil asla) tipinde bir seydi, hatta bir kismi amerikada geciyordu sanirim. oturup sonuna kadar da izledim manyak gibi.
0
arrow, covert affairs...
arrow'un ilk bölümünü izlemiştim, yoklukta bile gitmedi. covert affairs ise 2-3 bölüm anca izletti.
arrow'un ilk bölümünü izlemiştim, yoklukta bile gitmedi. covert affairs ise 2-3 bölüm anca izletti.
0
Kesinlikle True Blood. Dayanamadım.
Marketten alınan kanlar, tabuttan yeni çıkmış vampirler falan. Boş yani.
Marketten alınan kanlar, tabuttan yeni çıkmış vampirler falan. Boş yani.
0
darkknight
"umut insanı uyandıran bir rüyadır " nasıl dıyebılrım ıngılızce ?
"umut insanı uyandıran bir rüyadır " nasıl dıyebılrım ıngılızce ?
0
rüya ve uyandırma benzetmeleri "görülen rüyadan etkilenip uykudan uyanma" durumunu mu anlatmak için yapılmış? eğer öyleyse endosperm +1. ama eğer daha çok manevi uyanma, gözlerinin açılması gibi bir mana kastedilmiş ise "hope is a dream that arouse people" daha uygun düşer kanımca.
0
groundhog day
öncelikle soracağım soru basit. 100.000 lira yatırdık diyelim. 32 günlük ve 92 günlük faiz oranlar var sitede.32 günlük olanı ile devam edersek 32 gün sonra 100.736 lira olarak yansıyor bize. peki, tekrar 32 gün sonra bu para 100.736 üzerinden işlem görerek mi artar yoksa 100.000 lira üzerinden işle
öncelikle soracağım soru basit.
100.000 lira yatırdık diyelim. 32 günlük ve 92 günlük faiz oranlar var sitede.
32 günlük olanı ile devam edersek 32 gün sonra 100.736 lira olarak yansıyor bize. peki, tekrar 32 gün sonra bu para 100.736 üzerinden işlem görerek mi artar yoksa 100.000 lira üzerinden işlem görerek mi?
gerçi 2. ayda sadece 5 lira daha fazla kar ediyor 100.736 üzerinden işlem görürse ama uzun vadede kazanç sağlar sanıyorum.
bu işlere hiç girmedim. 100 liralık bir evi 350-400'e kiraya vereceğime buraya yatırsam daha kazançlı oluyorum. değil mi?
bu iki soruma cevap verecek arkadaşlara şimdiden teşekkürler.
100.000 lira yatırdık diyelim. 32 günlük ve 92 günlük faiz oranlar var sitede.
32 günlük olanı ile devam edersek 32 gün sonra 100.736 lira olarak yansıyor bize. peki, tekrar 32 gün sonra bu para 100.736 üzerinden işlem görerek mi artar yoksa 100.000 lira üzerinden işlem görerek mi?
gerçi 2. ayda sadece 5 lira daha fazla kar ediyor 100.736 üzerinden işlem görürse ama uzun vadede kazanç sağlar sanıyorum.
bu işlere hiç girmedim. 100 liralık bir evi 350-400'e kiraya vereceğime buraya yatırsam daha kazançlı oluyorum. değil mi?
bu iki soruma cevap verecek arkadaşlara şimdiden teşekkürler.
0
enpara özelinde bilmiyorum ama finans'ta elde edilen faiz miktarı aksi belirtilmediği sürece vadesiz hesaba yatıyor. yani kazanılan para vadeli hesaba yatmadığı için sürekli ana para üzerinden işlem sağlanıyor. ama dediğim gibi bu durum aksi belirtilmediği sürece geçerli, gidip de faiz miktarının ana paranın üzerine eklenmesini istediğinizi belirtirseniz ekliyorlar ve 2. ay faizli miktar üzerinden faiz hesaplanıyor. enpara'da böyle midir bilemiyorum tabi, net cevap gelmezse aklınızda bulunsun diye belirtmek istedim.
0
daha karlı olacagın garanti değil. çünkü hem kira alıcaksın hem de evi satarken 100e degıl belkı 120ye satıcaksın.
0
baba jo
bağlantım dakika başı ya da 5 dakikada bir olmak üzere kopuyor, kablosuz ağlar kısmındaki bütün kablosuz ssid'ler kayboluyor, sonra bazen hemen kendi bağlı olduğum ağa bağlanıyor ya da bağlı değil-bağlantı var diye uyarıyor. kablosuz bağlantı kendi kendine kesilmiyor sanırım çünkü normalde kapatınc
bağlantım dakika başı ya da 5 dakikada bir olmak üzere kopuyor, kablosuz ağlar kısmındaki bütün kablosuz ssid'ler kayboluyor, sonra bazen hemen kendi bağlı olduğum ağa bağlanıyor ya da bağlı değil-bağlantı var diye uyarıyor. kablosuz bağlantı kendi kendine kesilmiyor sanırım çünkü normalde kapatınca çarpı çıkıyor ama bu kopmalar esnasında böyle bir şey görünmüyor. kablosuz sürücüyü bilgisayarın kendi driver cd'sinden yeniden yükledim ama problem çözülmedi, cihaz dell inspiron 15r n5110. nasıl çözebilirim bu problemi?
not: problemin net bağlantısından kaynaklanmadığına eminim, telefondan girişte herhangi bir problem olmuyor.
not: problemin net bağlantısından kaynaklanmadığına eminim, telefondan girişte herhangi bir problem olmuyor.
0
aynı sorunu ben de yaşamıştım. ağ bağdaştırıcının "güncel" driver'ını yüklemen büyük ihtimalle sorununu çözecektir.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
aralıkta superonline'dan d-smart nete geçiş yapmıştım.14 aralıkta superonline hizmetim bitti. beni arayıp modemi iade etmem gerektiğini ve 2 gün arayıp bana iade edeceğim noktaya kargoyla göndereceğimi söylediler (bulunduğum şehirde superonline abone merkezi yok)aradan 2 gün geçti aramadılar. bu sef
aralıkta superonline'dan d-smart nete geçiş yapmıştım.
14 aralıkta superonline hizmetim bitti. beni arayıp modemi iade etmem gerektiğini ve 2 gün arayıp bana iade edeceğim noktaya kargoyla göndereceğimi söylediler (bulunduğum şehirde superonline abone merkezi yok)
aradan 2 gün geçti aramadılar. bu sefer ben aradım. birkaç gün içinde şehir dışına çıkacağım için hemen göndermem gerekiyordu. durumumu defalarca belirttim. tekrar kayıt oluşturduklarını ve yine 2 gün içinde arayacaklarını söylediler ancak yine aramadılar. ben böyle 3-4 sefer aradım, bir türlü sonuca ulaşamadım.
ve şehir dışına çıktım, kaldı öyle. gönderemedim cihazı.
sonuç olarak geçen gün fatura geldi ve 168 lira fatura kesmişler!
150 lirası cihaz gecikme bedeli.
1) ne olacak şimdi? cihazı göndersem faturayı iptal ederler mi?
2) cihazı göndersem bile o faturayı ödemek zorunda mıyım?
3) diyelim ki cihazı gönderdim ve faturayı da yatırdım arayıp durumu belirttiğimde ödediğim bedeli iade ederler mi? neden superonline müşteri hizmetlerinin rahatlığının cezasını ben çekiyorum?
4) son olarak faturayı yatırdıktan sonra cihazı göndermesem yine bana fatura kesmeye devam mı edecekler?
yarın arayacağım.
14 aralıkta superonline hizmetim bitti. beni arayıp modemi iade etmem gerektiğini ve 2 gün arayıp bana iade edeceğim noktaya kargoyla göndereceğimi söylediler (bulunduğum şehirde superonline abone merkezi yok)
aradan 2 gün geçti aramadılar. bu sefer ben aradım. birkaç gün içinde şehir dışına çıkacağım için hemen göndermem gerekiyordu. durumumu defalarca belirttim. tekrar kayıt oluşturduklarını ve yine 2 gün içinde arayacaklarını söylediler ancak yine aramadılar. ben böyle 3-4 sefer aradım, bir türlü sonuca ulaşamadım.
ve şehir dışına çıktım, kaldı öyle. gönderemedim cihazı.
sonuç olarak geçen gün fatura geldi ve 168 lira fatura kesmişler!
150 lirası cihaz gecikme bedeli.
1) ne olacak şimdi? cihazı göndersem faturayı iptal ederler mi?
2) cihazı göndersem bile o faturayı ödemek zorunda mıyım?
3) diyelim ki cihazı gönderdim ve faturayı da yatırdım arayıp durumu belirttiğimde ödediğim bedeli iade ederler mi? neden superonline müşteri hizmetlerinin rahatlığının cezasını ben çekiyorum?
4) son olarak faturayı yatırdıktan sonra cihazı göndermesem yine bana fatura kesmeye devam mı edecekler?
yarın arayacağım.
0
sizi aramak için yasal işlem süreleri var. bu süreyi öğren ve aradıkları süre o süreden sonraya denk geliyorsa yasal olarak işin peşinde koş. ilk başta arayarak şikayetini belirt, seni arayıp detaylı bilgi vereceklerdir ancak olayı başına yıkmak için net ve kararlı bir üslup kullanacaklardır, sen her türlü itiraz et, bana döneceğinizi belirttiğiniz sürede dönmediniz, benim işim gücüm yok sizi mi bekleyeceğim de, çemkir.
1- çok zor, iptal etmemek için ellerinden geleni yapacaklardır.
2- modem için her türlü ödemek zorundasın diyorlarsa gönderme.
3- modem iadesi konusunda anlaşırsanız sana fatura ödetip sonradan iade yapabilirler ya da yen fatura düzenleyebilirler, arayınca sor.
4- net bilgi aboneliğinin iptal edilip edilmediğini öğren arayarak , iptal edildi diyorlarsa bile resmi yazı iste iptal edildiğine dair.
1- çok zor, iptal etmemek için ellerinden geleni yapacaklardır.
2- modem için her türlü ödemek zorundasın diyorlarsa gönderme.
3- modem iadesi konusunda anlaşırsanız sana fatura ödetip sonradan iade yapabilirler ya da yen fatura düzenleyebilirler, arayınca sor.
4- net bilgi aboneliğinin iptal edilip edilmediğini öğren arayarak , iptal edildi diyorlarsa bile resmi yazı iste iptal edildiğine dair.
0
Wolfware
şu aralar acil tv almak durumundayız. malum taksit olayı bitiyor. tercihimiz 42 inc 3D. marka olarak lg,philips,samsung. hangisi iyidir ve şuara iyi kampanya nerde bulabiliriz ? bildiğim vatanda yüzde 30 indirim olduğu. başka gözünüze takılan birşey var mı ?
şu aralar acil tv almak durumundayız. malum taksit olayı bitiyor. tercihimiz 42 inc 3D. marka olarak lg,philips,samsung. hangisi iyidir ve şuara iyi kampanya nerde bulabiliriz ? bildiğim vatanda yüzde 30 indirim olduğu. başka gözünüze takılan birşey var mı ?
0
geçen sene tam bu zamanda teknosada kampanya vardı tvlerde.çoğu firmanın hafta sonu indirimleri oluyor,onları takip etmeye çalışın.genelde özellikleri birbirlerine çok yakın. Hz oranları önemli ,ne kadar yüksekse o kadar iyi.Ayrıca mağazada tv yi iyice test edin.mesela ekrana parmağınızla vurun kapı tıklatır gibi,bazılarında ekran koruma olarak ekstradan bir yüzey oluyor.vurduğunuzda ekranda-görüntüde büyük dalgalanma oluyosa koruma yok demektir.sadece parmağınız kadar bir yerde etki olmalı.biz de o kampanya da samsung ile lg arasında kalmıştık ve bu nedenle lg yi tercih ettik,memnunuz.
0
mediamarkt'ın e-bültenine üye ol derim, sık sık indirimler oluyor, mail olarak yolluyorlar sana.
0
baba jo
http://i.hizliresim.com/eynZnk.jpghttp://i.hizliresim.com/Klz5zr.jpgmey içkinin ürettiği, bu fiyata satılan bandrolsüz bir votka var mı? kendi ellerimle aldım tekelden, 10 tl'ye, hafiften şampanya şişesine benzeyen, kapak kısmı yine şampanya gibi yırtmalı, alkol derecesi %40 olan, ortasında sadece v
i.hizliresim.com
i.hizliresim.com
mey içkinin ürettiği, bu fiyata satılan bandrolsüz bir votka var mı? kendi ellerimle aldım tekelden, 10 tl'ye, hafiften şampanya şişesine benzeyen, kapak kısmı yine şampanya gibi yırtmalı, alkol derecesi %40 olan, ortasında sadece ve kocaman "votka" yazan, alt kısmında ingilizce "mey içki tarafından şurada şurada üretilmiştir" yazısı bulunan bir votka bu. istiklal'de bilindik ve köklü bir bar bu votkayı kullanıyormuş, eskiden orada garson olarak çalışan bir tanıdığım söyledi ve onunla aldık. yarın içeceğim, nedir olayı bunun, niye ucuz; bilen/duyan/içen var mı?
ölmedim editi: içimi mükemmel olmasa da gideri varmış, bu fiyata bu kadarı fazla bile. 24 saati geçti içeli, bir problem yaşamadım sağlıkla da ilgili.
i.hizliresim.com
mey içkinin ürettiği, bu fiyata satılan bandrolsüz bir votka var mı? kendi ellerimle aldım tekelden, 10 tl'ye, hafiften şampanya şişesine benzeyen, kapak kısmı yine şampanya gibi yırtmalı, alkol derecesi %40 olan, ortasında sadece ve kocaman "votka" yazan, alt kısmında ingilizce "mey içki tarafından şurada şurada üretilmiştir" yazısı bulunan bir votka bu. istiklal'de bilindik ve köklü bir bar bu votkayı kullanıyormuş, eskiden orada garson olarak çalışan bir tanıdığım söyledi ve onunla aldık. yarın içeceğim, nedir olayı bunun, niye ucuz; bilen/duyan/içen var mı?
ölmedim editi: içimi mükemmel olmasa da gideri varmış, bu fiyata bu kadarı fazla bile. 24 saati geçti içeli, bir problem yaşamadım sağlıkla da ilgili.
0
@birfincankahvedahaisteyenadam votka yanımda değil, yarın birlikte içeceğim kişide. caps'li koyayım diye düşündüm ama içmeden önce buraya gelip sorma imkanım yok, belki bilen olur bi sakatlık varsa diye sorayım dedim. ölmezsem yarın caps de koyacağım.
0
İnşallah ölmezsin abi, hem de son zamlardan sonra 40 liranın aşağısında votka bulamazken. En azından ben duymadım yani bahsedilen 10 liralık votkayı.
0
valla caps lazım ama kaçak bence, votkanın şişe başı vergisi 10tlden fazla olması lazım.
caps editi: bandrolsüz olduğuna göre kesin kaçak zaten dün onu görmemişim, etikette de yazım hataları var, "PRODUCED AND BOTTLEDIN TRINC.." "in" birleşik yazılmış, trinc diye bir ülke kodu da yok bildiğim kadarıyla.
caps editi: bandrolsüz olduğuna göre kesin kaçak zaten dün onu görmemişim, etikette de yazım hataları var, "PRODUCED AND BOTTLEDIN TRINC.." "in" birleşik yazılmış, trinc diye bir ülke kodu da yok bildiğim kadarıyla.
0
türk malı rakı, bira ve 20 tl üstü şaraptan başka bir şey içmenizi tavsiye etmiyorum. 10 liraya olsa olsa halüsinasyon görürsünüz. birde votka. pehh...
0
ben de çok şüpheyle yaklaşıyordum da dediğim gibi istiklal'de çok bilindik bir bar bunu kullanıyormuş, hatta orada garson olarak çalışan kişi söyledi de aldık. o mekanda defalarca içtim ben votkalı içecek, hiçbir şey olmadı. kaldı ki kendisi de içecek yarın, hani problem olsa kendisi içmez diye düşündüm. satın aldığı yerle de muhabbeti var gayet iyi, öyle bir şey olsa o abi buna zararlı bir şey satmaz. ne olursa olsun kafamı kurcaladı yine de, dediğiniz her şey doğru çünkü. acaba mey içki vergi vs. daha ucuz diye yurt dışında üretip orada mı satıyor da bu satanlar onu oradan kaçak getirtiyor diye düşünüyorum. başka bir mantıklı açıklama bulamadım çünkü.
0
kırk yıllık votkacıyım, hem de ucuzundan. böyle bir bilgi henüz bize ulaşmadı.
0
ya yanlıs anlama da 10 lira nedir yahu. 2 kişi bir de. bu kadar ucuz mu insanın kendi hayatını yada sağlıgını riske atmak...
0
mekanlarda kullanilan kacak vodkanin girisi bile 25 lira. birde mekanlarin etil alkol ve sudan yaptiklari vodka var. anca onun sisesi 10 lira eder. o is yalan yani. birde mey 10 liraya satacak haa? yok artik stiwin cerrard.
0
0
matchgrip
bi şarkıcının böyle windows 95 kokan bir internet sitesi vardı. ekşi'de falan da baya taşşağı dönmüştü. kimdi o kadın ya?var mıdır hatırlayan?
bi şarkıcının böyle windows 95 kokan bir internet sitesi vardı. ekşi'de falan da baya taşşağı dönmüştü. kimdi o kadın ya?
var mıdır hatırlayan?
var mıdır hatırlayan?
0
www.akrepnalan.com
değiştirmişler siteyi, kayıtsız kalamadılar herhalde dönen geyiğe.
değiştirmişler siteyi, kayıtsız kalamadılar herhalde dönen geyiğe.
0
akrep nalanın sitesi öyleydi ama şimdi baktım yenilemiş galiba..
eski site de duruyormuş yine www.akrepnalan.com
eski site de duruyormuş yine www.akrepnalan.com
0
change.org daki büyük sosyal sorumluluk içeren kampanyalardan biriydi tabi değiştirecekler :)
www.change.org
www.change.org
0
ronartest
süper,manyak... gibi ifadelere benzer bir kelime lazım.
süper,manyak... gibi ifadelere benzer bir kelime lazım.
0
meyve parcacikli kadin
Hani herkesin hayallerinde bi kadın/erkek vardır ya. Sarışın olsun uzun saçlı olsun gibi gibi. Sizinki nasıl?
Hani herkesin hayallerinde bi kadın/erkek vardır ya. Sarışın olsun uzun saçlı olsun gibi gibi. Sizinki nasıl?
0
cismini bilmem, ama bir benim dünyam olsun bir de onunki ve bu iki dünyanın kesiştiği alan olsun. zamanla o alan genişlesin serpilsin. birbirmizin hayatlarında olmamız içimizdeki iyi yanları daha da ortaya çıkarsın.
tüm bedeniyle sevişsin, kaygılarımızdan arınmış uyuyalım.
ama dediğin gibi hayal bunlar :)
tüm bedeniyle sevişsin, kaygılarımızdan arınmış uyuyalım.
ama dediğin gibi hayal bunlar :)
0
hayalimdeki kadın, boyuma uygun, uzun düz saçlı, rengi önemli değil ama çakma sarışın veya bakır rengi saçları olmayan, kilolu olmayan, ortak zevklere sahip, hayvan(kedi)sever, kültürlü ama çok değil, beni ben olduğum içim seven birisi olsun.
0
kısa küt siyah saçlı, ufak yüzlü, buğday tenli, hafif belirgin elmacık kemikli, alt dudağı üst dudağından kalın, kırmızı ruj sürmüş, yeşil gözlü, 170 cm civarı, siyah hafif dizaltı etek, kırmızı bluz, siyah kaban giymiş bir kadındır hayalimdeki. imge olarak yerleşti beynime, şekilciğiliğin dibindeyim.
bi de orijinal kızıl saçlı olup yeşil gözlü, beyaz tenli, çilli ve güzel memeli bir kadın profili var aklımda. bu daha izlandik tabi, gidince bakıcam.
bi de orijinal kızıl saçlı olup yeşil gözlü, beyaz tenli, çilli ve güzel memeli bir kadın profili var aklımda. bu daha izlandik tabi, gidince bakıcam.
0
cismen çok standardım yok, şişman olmasın, kıvırcık saçlı olmasın, çok esmer olmasın, somurtgan veya alık tipli olmasın yeter. ne kadar güzel olursa o kadar iyi tabi. ama diğer etkenler olduğu sürece güzelliğin bir önemi yok.
0
1.70 küsür boy, beyaz ama nasıl desem, böyle parlak bir ten. benim insanların tenlerini tuzlu-şekerli şeklinde ayırma gibi sapıkça bir huyum var. (hayır yalayarak yapmıyorum) "şekerli" olması lazım onun. gözlerinin de, ne deniyo ona bilmiyom, şehla da değil şaşı da değil bence, bi değişik bakması lazım.
öyle bir insan olduğunu biliyorum, eski sevgilim öyleydi. onun yüzünden ömür boyu elimi skicem diye tahmin ediyorum. benim için ondan daha güzel birisi olmadı, olacak gibi de görünmüyor. aşık olmadığım halde söylüyorum bunu. pfss.
öyle bir insan olduğunu biliyorum, eski sevgilim öyleydi. onun yüzünden ömür boyu elimi skicem diye tahmin ediyorum. benim için ondan daha güzel birisi olmadı, olacak gibi de görünmüyor. aşık olmadığım halde söylüyorum bunu. pfss.
0
1.80-85 boylarında, kumral veya esmer, renkli gözlü olmayan, ne zayıf ne şişman, kirli sakallı , bıyığı, keçi-top sakalı olmayan, kısa saçlı, eli yüzü düzgün bir erkek.
dış görünüş açısından aman aman bir hayalim yok açıkçası.benden kısa/benim boylarımda ve zayıf olmasın yeter :D
dış görünüş açısından aman aman bir hayalim yok açıkçası.benden kısa/benim boylarımda ve zayıf olmasın yeter :D
0
baba jo
evet, ilgi çeksin diye ilkokul 2 seviyesinde sordum lakin biraz daha detay istiyorum.sözlükte `pkk sol bir örgüttür` başlığını gördüm ve bu önermeyi destekleyen yazıları okuduktan sonra merak ettim. benim bildiğimi söyleyeyim öncelikle: pkk kürdistan'ı kurmayı amaçlayan bir örgüttür. bu amacını gerç
evet, ilgi çeksin diye ilkokul 2 seviyesinde sordum lakin biraz daha detay istiyorum.
sözlükte pkk sol bir örgüttür başlığını gördüm ve bu önermeyi destekleyen yazıları okuduktan sonra merak ettim. benim bildiğimi söyleyeyim öncelikle: pkk kürdistan'ı kurmayı amaçlayan bir örgüttür. bu amacını gerçekleştirmek için de silahlı mücadeleye girişmiştir ve ortaya bir terör örgütü çıkmıştır.
pkk'nın kuruluş amaçları arasında terör örgütü olmak var mıydı? davalarını silahlı mücadele ile yürütmeyi tercih etmelerinin onları terör örgütü yapacağını bilmiyorlar mıydı? öyleyse neden kendilerini terör örgütü olarak görmüyorlar, öyle görülmeyi istemiyorlar?
burada devreye "sol" giriyor. vikipedi -her ne kadar güvenilir olmasa da- pkk'nın marksist-leninist bir örgüt olduğunu söylüyor. benim bildiğim bu abiler "kendi davanız için gerekirse insan öldüreceksiniz, sınıfsal eşitlik için her yol mübahtır" gibi bir düşünce içinde değiller. bu ve bu tarz birkaç karşılaştırma yaptıktan sonra ben pkk'nın "devrimci" ve "komünizm yanlısı" bir örgütten daha çok "beyler burada biz kürtler sayıcı çokuz, gelen geçen de eziyor; bi devlet kuralım da kendimizi koruyalım" diyen bir grup olduğunu düşünüyorum. birçoğuna göre bu bile iyimser bir düşünce; pkk'nın aslında ekonomik amaçlarla kurulmuş bir örgüt olduğunu düşünüp işi "amerika'nın oyunu" şeklinde bağlayanlar var.
temelde şunu öğrenmek istiyorum: pkk ezilenlerin başkaldırısı mı, faşist bir gerilla örgütü mü? pkk komünizm mi istiyor yoksa kendi emperyal devletini kurmak mı?
sözlükte pkk sol bir örgüttür başlığını gördüm ve bu önermeyi destekleyen yazıları okuduktan sonra merak ettim. benim bildiğimi söyleyeyim öncelikle: pkk kürdistan'ı kurmayı amaçlayan bir örgüttür. bu amacını gerçekleştirmek için de silahlı mücadeleye girişmiştir ve ortaya bir terör örgütü çıkmıştır.
pkk'nın kuruluş amaçları arasında terör örgütü olmak var mıydı? davalarını silahlı mücadele ile yürütmeyi tercih etmelerinin onları terör örgütü yapacağını bilmiyorlar mıydı? öyleyse neden kendilerini terör örgütü olarak görmüyorlar, öyle görülmeyi istemiyorlar?
burada devreye "sol" giriyor. vikipedi -her ne kadar güvenilir olmasa da- pkk'nın marksist-leninist bir örgüt olduğunu söylüyor. benim bildiğim bu abiler "kendi davanız için gerekirse insan öldüreceksiniz, sınıfsal eşitlik için her yol mübahtır" gibi bir düşünce içinde değiller. bu ve bu tarz birkaç karşılaştırma yaptıktan sonra ben pkk'nın "devrimci" ve "komünizm yanlısı" bir örgütten daha çok "beyler burada biz kürtler sayıcı çokuz, gelen geçen de eziyor; bi devlet kuralım da kendimizi koruyalım" diyen bir grup olduğunu düşünüyorum. birçoğuna göre bu bile iyimser bir düşünce; pkk'nın aslında ekonomik amaçlarla kurulmuş bir örgüt olduğunu düşünüp işi "amerika'nın oyunu" şeklinde bağlayanlar var.
temelde şunu öğrenmek istiyorum: pkk ezilenlerin başkaldırısı mı, faşist bir gerilla örgütü mü? pkk komünizm mi istiyor yoksa kendi emperyal devletini kurmak mı?
0
Terör örgütü isimlendirmedir, amaç değildir. Dediğin gibi örgütün amacı kürt halkının özgürlüğüne kavuşmasını sağlamak. Kimileri tarafından terör örgütü olarak adlandırılır ya da adlandırılmaz.
Edit: Aynı zamanda bazı marksist düşüncelere göre, komünist devrimin gerçekleşmesi için milli devrim dedikleri halkların milli bağımsızlıklarına kavuşması ve kendi kültürlerinin korunması gerektiği söylenir.
Edit: Aynı zamanda bazı marksist düşüncelere göre, komünist devrimin gerçekleşmesi için milli devrim dedikleri halkların milli bağımsızlıklarına kavuşması ve kendi kültürlerinin korunması gerektiği söylenir.
0
pkknın kuruluş dönemi,90lar,ve öcalan yakalandıktan sonra 3 farklı tarih başlığında incelemek lazım.
pkk kuruluş aşamasında kesinlike marksist,leninist bir halk hareketi olarak kuruldu.kurucularının 3 tanesi laz 1 tanesi türk kökenliydi.
90larda palazlandıkça daha söz ve güç sahibi oldular ve onların hem farklı fraksiyonlara bölünmesine hem de tanınırlığına neden oldu.
öcalan yakalandıktan sonrada taşeron bir suç örgüt haline geldi,halkla bağını kopardı,ticari ve siyasi varlığa yoğunluk verdi.
dediğim gibi pkkyı okumak istersen giriş,gelişme,sonuç aşamalarından geçmen gerekiyor
pkk kuruluş aşamasında kesinlike marksist,leninist bir halk hareketi olarak kuruldu.kurucularının 3 tanesi laz 1 tanesi türk kökenliydi.
90larda palazlandıkça daha söz ve güç sahibi oldular ve onların hem farklı fraksiyonlara bölünmesine hem de tanınırlığına neden oldu.
öcalan yakalandıktan sonrada taşeron bir suç örgüt haline geldi,halkla bağını kopardı,ticari ve siyasi varlığa yoğunluk verdi.
dediğim gibi pkkyı okumak istersen giriş,gelişme,sonuç aşamalarından geçmen gerekiyor
0
lenin hatırladığım kadarıyla leninizmin ilkelerinde "devrim içinterörün gerekliliğini" savunuyordu; hatta "kızıl terörü yayın" minvalinde bir paragraf hatırlıyorum.
bunu kürt ulusalcılığyla bezeyince pkk oluyor işte. nasyonal sosyalizmin farklı bir yorumu ya da türevi diyebilirsin. ama dediğinde "faşist" sen olursun ilginç yani.
bunu kürt ulusalcılığyla bezeyince pkk oluyor işte. nasyonal sosyalizmin farklı bir yorumu ya da türevi diyebilirsin. ama dediğinde "faşist" sen olursun ilginç yani.
0
@naylonlee bir duruma/düşünceye dikkat çekmek için kasıtlı terör oluşturulabilir. bunu kendine yol seçti mi pkk demek istedim.
0
Dafaiss'in dediği gibi terör denilen şiddet emperyalist kuvvetlere karşı kullanılmalıdır. Törer kelimesinin bize korkunç bir anlam ifade etmesi uzun yıllardan beri süren medya etkisinin sonucudur.
Ki faşist bir örgüt dememiz saçma olur çünkü şiddet uygulayan faşistdir diyemeyiz. Ezilen yani soykırıma uğrayan, sürülen, asimile edilen halkların mücadelesi şiddetli ve ya değil bağımsızlık mücadelesidir. Faşist değildir.
Ki faşist bir örgüt dememiz saçma olur çünkü şiddet uygulayan faşistdir diyemeyiz. Ezilen yani soykırıma uğrayan, sürülen, asimile edilen halkların mücadelesi şiddetli ve ya değil bağımsızlık mücadelesidir. Faşist değildir.
0
pkk kürt haklarını savunmaktan başka herşeyi yapan bir örgüttür. belki hep öyle değildi. ama son uzun yıllardır böyle. bazıları hala desin kürt halkı vs. saçmalık.
bulunduğumuz bölgede inanılmaz bir para,silah uyuşturu trafiği var. bu trafiği kontrol etmek için bu tip örgütlere ihtiyaç vardır. taşerondur. duruma göre saldırır, duruma göre tehdit eder, duruma göre çekilir bekler.
inanılmaz büyüklükteki bu trafiği kontrol etmek için bu örgüte her daim ihtiyaç vardır. ha bunu pkk direk kendi mi kontrol ediyor, ülkeler mi kontrol ediyor... orası zaten bambaşka bir konu.
lafın özü. bugün pkk gelse şu isteklerim kabul et. türkiye cumhuriyeti kabul etse hepsini. bak hepsini!. pkk yine varlığını devam ettirir.
bulunduğumuz bölgede inanılmaz bir para,silah uyuşturu trafiği var. bu trafiği kontrol etmek için bu tip örgütlere ihtiyaç vardır. taşerondur. duruma göre saldırır, duruma göre tehdit eder, duruma göre çekilir bekler.
inanılmaz büyüklükteki bu trafiği kontrol etmek için bu örgüte her daim ihtiyaç vardır. ha bunu pkk direk kendi mi kontrol ediyor, ülkeler mi kontrol ediyor... orası zaten bambaşka bir konu.
lafın özü. bugün pkk gelse şu isteklerim kabul et. türkiye cumhuriyeti kabul etse hepsini. bak hepsini!. pkk yine varlığını devam ettirir.
0
bir de şu var: özellikle son yıllarda daha doğrusu akpnin doğuşundan beri desek yanlış olmaz; aynı akp gibi bir politika izliyorlar.
- akp geçmişte ve halen mevcut yasalarla devletin müslümanlara karşı takındığı tavrı kendine siyasi alanda bayrak yaptı, yani kendisini mesela yaşanmış başörtüsü mağduriyeti üzerinden acındırdı; sanki kendisi olmazsa her şey aynen tekrarlanacakmış gibi hissettirdi ve böyle bir algı oluşturdu.
- pkk da kürtler üzerinden aynı politikayı izliyor. sanki onlar olmasa kürtler ve kürtçe de olmazmışmış gibi (dikkat: olmasaydın olmazdık, tanıdık geldi mi?) yani yaşananları kendine siyasi alanda bayrak yaparak sanki kendileri olmazsa aynı şeyler yine yaşanırmış gibi hissettirdi, oldu mu sana katiller, şehrin göbeğinde diri diri çocuk yakanlar (serap eser), haklarını savunduğunu iddia ettiği halkı tehdit edenler (1991, öcalan: "dep'e oy vermeyenlerin tavuğunu bile öldürün" ) şimdi barış elçisi böylece.
ikisi de ideoljik bağlamda "ulusalcı" aslında, sadece sahaları farklı.
ulusalcılıktan kastım şu:
mesela dikkat et; şuna mutlaka rastlarsın bu konuda konuşurken:
jakoben, diğerlerini küçümseyen akıl:
"bebek katili kafasındaki kahvehane siyasetçilerini pek ciddiye alma..."
- akp geçmişte ve halen mevcut yasalarla devletin müslümanlara karşı takındığı tavrı kendine siyasi alanda bayrak yaptı, yani kendisini mesela yaşanmış başörtüsü mağduriyeti üzerinden acındırdı; sanki kendisi olmazsa her şey aynen tekrarlanacakmış gibi hissettirdi ve böyle bir algı oluşturdu.
- pkk da kürtler üzerinden aynı politikayı izliyor. sanki onlar olmasa kürtler ve kürtçe de olmazmışmış gibi (dikkat: olmasaydın olmazdık, tanıdık geldi mi?) yani yaşananları kendine siyasi alanda bayrak yaparak sanki kendileri olmazsa aynı şeyler yine yaşanırmış gibi hissettirdi, oldu mu sana katiller, şehrin göbeğinde diri diri çocuk yakanlar (serap eser), haklarını savunduğunu iddia ettiği halkı tehdit edenler (1991, öcalan: "dep'e oy vermeyenlerin tavuğunu bile öldürün" ) şimdi barış elçisi böylece.
ikisi de ideoljik bağlamda "ulusalcı" aslında, sadece sahaları farklı.
ulusalcılıktan kastım şu:
mesela dikkat et; şuna mutlaka rastlarsın bu konuda konuşurken:
jakoben, diğerlerini küçümseyen akıl:
"bebek katili kafasındaki kahvehane siyasetçilerini pek ciddiye alma..."
0
temelinde bir partidir. partiya karkeren kurdistan-kürdistan işçi partisidir.
0
bebek katili kafasındaki kahvehane siyasetçilerini pek ciddiye alma bu tarz konularda.
pkk kuruluşunda ezilen bir halkın isyanı olarak doğdu. pek tabi ki sol ve marksist bir temeli vardır. yani kundaki bebeği öldürelim, dosta güven düşmana korku salalım zihniyetindeki 3 5 maceracı insanın işi değil.
günümüzde gelinen noktada ise kuruluş amacı ve ilkesinden sapmalar, kişisel, zümresel çıkarlar söz konusu.
pkk kuruluşunda ezilen bir halkın isyanı olarak doğdu. pek tabi ki sol ve marksist bir temeli vardır. yani kundaki bebeği öldürelim, dosta güven düşmana korku salalım zihniyetindeki 3 5 maceracı insanın işi değil.
günümüzde gelinen noktada ise kuruluş amacı ve ilkesinden sapmalar, kişisel, zümresel çıkarlar söz konusu.
0
oztrink
selamlar, bilgisayarımı yenileyeceğim. 7 yıldır dell inspiron 6400 kullanan biri olarak tekrar dell almayı düşünüyorum. fakat teknoloji ile uzaktan yakından alakam olmadığı için hangi modelini almam gerektiğine ve hangi özelliklere yoğunlaşmam gerektiğine karar veremedim. oyunla pek işi olan biri de
selamlar,
bilgisayarımı yenileyeceğim. 7 yıldır dell inspiron 6400 kullanan biri olarak tekrar dell almayı düşünüyorum. fakat teknoloji ile uzaktan yakından alakam olmadığı için hangi modelini almam gerektiğine ve hangi özelliklere yoğunlaşmam gerektiğine karar veremedim. oyunla pek işi olan biri değilim. fiyat 1500 civarı olursa iyi olur ama hadi bilemedin 1800'e kadar verebilirim. bilgisi olanlar aydınlatırsa sevinirim.
bilgisayarımı yenileyeceğim. 7 yıldır dell inspiron 6400 kullanan biri olarak tekrar dell almayı düşünüyorum. fakat teknoloji ile uzaktan yakından alakam olmadığı için hangi modelini almam gerektiğine ve hangi özelliklere yoğunlaşmam gerektiğine karar veremedim. oyunla pek işi olan biri değilim. fiyat 1500 civarı olursa iyi olur ama hadi bilemedin 1800'e kadar verebilirim. bilgisi olanlar aydınlatırsa sevinirim.
0
2.4 ghz i5 işlemci ve 4gb ram asgari seviyen olsun derim ben. bu özelliklerde dell n5110 almıştım 2 sene önce; daha 1 kere bile format atmadan, bir kere kendi kendine restart atmadan tıkır tıkır kullanıyorum hala. en azından bahsettiğin fiyat çerçevesinde alabileceğin cihazlar arasında bu özellikler temel olmalıdır diye düşünüyorum.
0
i5 www.pcdepo.com
i7 www.pcdepo.com
benimki de eski bir dell. sanıyorum 4-5 sene oldu ve daha değiştirme gereği duymadım. güzel marka vesselam.
edit: bu arada bu laptoplar daha ucuzdu gibi hatırlıyorum. dolar...
i7 www.pcdepo.com
benimki de eski bir dell. sanıyorum 4-5 sene oldu ve daha değiştirme gereği duymadım. güzel marka vesselam.
edit: bu arada bu laptoplar daha ucuzdu gibi hatırlıyorum. dolar...
0
katruska
gençler,sherlock'u izleyeyim dedim. yabancıdizi.com'a baktım ama görüntü berbat. torrentte kullanamıyorum kaldığım yerde. alternatif hd kalitede bir yer önerirseniz süper olur...
gençler,
sherlock'u izleyeyim dedim. yabancıdizi.com'a baktım ama görüntü berbat. torrentte kullanamıyorum kaldığım yerde. alternatif hd kalitede bir yer önerirseniz süper olur...
sherlock'u izleyeyim dedim. yabancıdizi.com'a baktım ama görüntü berbat. torrentte kullanamıyorum kaldığım yerde. alternatif hd kalitede bir yer önerirseniz süper olur...
0
kahin ahtapot paul
Kullanım amacım sosyal medya, çokça fotoğraf, e-mail, internet/dizi/müzik. Oyun falan oynamam. iphone,nokia,htc'den hoşlanmıyorum.xperia z1: kumandaya benziyors4: batarya probleminden şikayetçi olmayan kalmamışlg g2: harici hafıza yok.siz hangisini neden tercih ederdiniz?
Kullanım amacım sosyal medya, çokça fotoğraf, e-mail, internet/dizi/müzik. Oyun falan oynamam. iphone,nokia,htc'den hoşlanmıyorum.
xperia z1: kumandaya benziyor
s4: batarya probleminden şikayetçi olmayan kalmamış
lg g2: harici hafıza yok.
siz hangisini neden tercih ederdiniz?
xperia z1: kumandaya benziyor
s4: batarya probleminden şikayetçi olmayan kalmamış
lg g2: harici hafıza yok.
siz hangisini neden tercih ederdiniz?
0
para boksa bu telefonlardan herhangi biri senin isteklerini istemediğin kadar karşılar. ama az tasarruf edeyim diyorsan daha düşük fiyatlı ve senin istediklerini karşılayabilecek onlarca telefon var. ha illa bunlardan biri olacak ulan diyorsan, bence z1. almışken en iyisini al.
0
g2 kesinlikle. şarjı 2 gün götürür, 3000 mah batarya en yüksek değer şu anda smartphone piyasasında.
0
bahsettiğin kötü özelliklerden sadece g2'ninki tolere edilebilir. 32 gb alıp da hafıza yetiştirememen istifçilikten başka bir şey değildir. hele ki oyun oynamam diyorsan her halükarda yeter sana o hafıza. ha bak fotoğrafı bahis konusu edip g2'ye vurabilirsin zira z1 bu konuda -şimdilik- daha iyi. kitkat 4.4'le güzel bir optimizasyon gelir, o zaman başka şeyler konuşuruz.
benim z1'i en büyük tercih etmeme sebebim bir "mobil" cihazın olmaması gerektiği kadar kumandavari durması. öküzlüğünü tanımlayacak kelime bulamıyordum, iyi oldu senin bu kumanda benzetmesi, kullanırım bunu. aslında g2 de istediğim gibi değil malzeme kalitesi açısından ama zero gap olayı ve tuşların arkada olması malzeme olayını tolere ediyor bence. gönül isterdi ki htc one'ın içine yerleştireceksin bütün bu donanımı, bataryayı; o zaman ben de fanboyu olacak bir cihaz bulmuş olurdum!
benim z1'i en büyük tercih etmeme sebebim bir "mobil" cihazın olmaması gerektiği kadar kumandavari durması. öküzlüğünü tanımlayacak kelime bulamıyordum, iyi oldu senin bu kumanda benzetmesi, kullanırım bunu. aslında g2 de istediğim gibi değil malzeme kalitesi açısından ama zero gap olayı ve tuşların arkada olması malzeme olayını tolere ediyor bence. gönül isterdi ki htc one'ın içine yerleştireceksin bütün bu donanımı, bataryayı; o zaman ben de fanboyu olacak bir cihaz bulmuş olurdum!
0
bunlarolmaz
eminim benim gibi çok kişi var. artistlik olarak algılanmasın bu söyleyeceklerim.ilkokuldayken sınıftakiler ve hocalar bana tanrı gözüyle bakıyorlardı. tüm derslerim çok iyiydi. hiç ders çalışmazdım derslerde de sürekli konuşurdum bu yüzden hoca sürekli yerimi değiştirirdi çevremdekilerin çalışmasın
eminim benim gibi çok kişi var. artistlik olarak algılanmasın bu söyleyeceklerim.
ilkokuldayken sınıftakiler ve hocalar bana tanrı gözüyle bakıyorlardı. tüm derslerim çok iyiydi. hiç ders çalışmazdım derslerde de sürekli konuşurdum bu yüzden hoca sürekli yerimi değiştirirdi çevremdekilerin çalışmasını engellediğim gerekçesiyle. bi keresinde müzik dersinde sınav olurken son sıralardaydım benden sonra 3-4 kişi vardı. hoca sen nasıl olsa 100 alcan deyip 100 vermişti hatta. sınıftakierin tepkisini çekmiştim.
sonra fen lisesine gittim düşüş başladı amk hiç ders çalışma adetim olmadığı için ve sınavlar da zor olduğu için notlarım düşmeye başladı. 3'lerle dolu bi karnem vardı lise son sınıfa kadar. şimdi üniversiteyedim yine hiçbir derse gitmiyorum ve acayip sıçıyorum. önceden en azından derslerde bi şeyler öğreniyodum amk şimdi son gün çalışıyorum ve sıçıyorum. yarın thermo sınavı var mesela daha çalışmadım amk. var mı benim gibi panpalar burada. değişmek kolay değil amk yılların tembelliğini bırakamıyorum bi türlü. hıamınaoym.
ilkokuldayken sınıftakiler ve hocalar bana tanrı gözüyle bakıyorlardı. tüm derslerim çok iyiydi. hiç ders çalışmazdım derslerde de sürekli konuşurdum bu yüzden hoca sürekli yerimi değiştirirdi çevremdekilerin çalışmasını engellediğim gerekçesiyle. bi keresinde müzik dersinde sınav olurken son sıralardaydım benden sonra 3-4 kişi vardı. hoca sen nasıl olsa 100 alcan deyip 100 vermişti hatta. sınıftakierin tepkisini çekmiştim.
sonra fen lisesine gittim düşüş başladı amk hiç ders çalışma adetim olmadığı için ve sınavlar da zor olduğu için notlarım düşmeye başladı. 3'lerle dolu bi karnem vardı lise son sınıfa kadar. şimdi üniversiteyedim yine hiçbir derse gitmiyorum ve acayip sıçıyorum. önceden en azından derslerde bi şeyler öğreniyodum amk şimdi son gün çalışıyorum ve sıçıyorum. yarın thermo sınavı var mesela daha çalışmadım amk. var mı benim gibi panpalar burada. değişmek kolay değil amk yılların tembelliğini bırakamıyorum bi türlü. hıamınaoym.
0
olma mı. tavsiyem çok kasma ama çok da salma, hiç çalışmasan bile en azından her derse girmeye çalış o bile yetiyor emin ol. sonra okul uzarsa üzülebilirsin.
0
Aha aynı ben.
sınav mı? sınav ne arar la bazar da?bazar gününe sınav koyanların da suratına aksırayım. sorun sende diil karşim.Al benden de o kadar.Ben sana söyliim, istemediğin bir bölümde okuyosun.Zamanında dış dünyadan gelen bir etkiyi yanlış ya da farklı anlamlandırdın ve motivasyonun düştü.Orada kayış koptu, düşüş başladı amk.Durumu farkettiğinde ise geri dönemk için çok geçti.Bir yolunu bulup o boktan okuldan kurtulman lazım.SIçıp sıvama konusunda yalnız değilsin emin ol amunoöym.
sınav mı? sınav ne arar la bazar da?bazar gününe sınav koyanların da suratına aksırayım. sorun sende diil karşim.Al benden de o kadar.Ben sana söyliim, istemediğin bir bölümde okuyosun.Zamanında dış dünyadan gelen bir etkiyi yanlış ya da farklı anlamlandırdın ve motivasyonun düştü.Orada kayış koptu, düşüş başladı amk.Durumu farkettiğinde ise geri dönemk için çok geçti.Bir yolunu bulup o boktan okuldan kurtulman lazım.SIçıp sıvama konusunda yalnız değilsin emin ol amunoöym.
0
benim düşüşüm çok daha kötü oldu.
annemin ve iki ablamın gittiği ilkokula başladım. çok güzel bi okuldu. sabah gidip 3'te dönüyorduk. sonra taşındık ve taşındığımız yerdeki okul öğlenden akşama kadardı. etraftaki bütün çocukların ilk sorduğu soru "türk müsün kürt müsün"dü. 9 yaşındaydım. hiç unutamıyorum. çok saçma gelmişti o zamanlar da. 3. sınıfta sınıfta okuma bilen bi ben vardım, bir de başka bi kız. o ortalamada benim derslerim nasıl kötü oldu anlatamam. sınıfın en çalışkanıyım derken bi anda tembelleşmeye başlamıştım. okula gitmek istemiyordum.
ortaokula az kalsın gidemiyordum. annem kuran kursuna yazdırdı. herkesten 1 ay sonra başladım. geri kaldım. kuran filan da öğrenmedim zaten.
lise desen, meslek lisesine gittim.
üni desen meslek lisesi çıkışlı olduğum için kıytırık bi bölüme girdim.
onu da bitirmedim. bitirtmediler. buradan sonra hikaye çok daha fazla karışıyor ama yazarken midem bulandı.
o evden taşınmasaydık her şey çok farklı olacaktı biliyorum...
annemin ve iki ablamın gittiği ilkokula başladım. çok güzel bi okuldu. sabah gidip 3'te dönüyorduk. sonra taşındık ve taşındığımız yerdeki okul öğlenden akşama kadardı. etraftaki bütün çocukların ilk sorduğu soru "türk müsün kürt müsün"dü. 9 yaşındaydım. hiç unutamıyorum. çok saçma gelmişti o zamanlar da. 3. sınıfta sınıfta okuma bilen bi ben vardım, bir de başka bi kız. o ortalamada benim derslerim nasıl kötü oldu anlatamam. sınıfın en çalışkanıyım derken bi anda tembelleşmeye başlamıştım. okula gitmek istemiyordum.
ortaokula az kalsın gidemiyordum. annem kuran kursuna yazdırdı. herkesten 1 ay sonra başladım. geri kaldım. kuran filan da öğrenmedim zaten.
lise desen, meslek lisesine gittim.
üni desen meslek lisesi çıkışlı olduğum için kıytırık bi bölüme girdim.
onu da bitirmedim. bitirtmediler. buradan sonra hikaye çok daha fazla karışıyor ama yazarken midem bulandı.
o evden taşınmasaydık her şey çok farklı olacaktı biliyorum...
0
ilkokul ilerisi için kıstas değil kanımca, öğretmene ve okula bağlı olarak bahsedilen "zehir" olma durumu gerçekleşiyor bence hatta ortaokul ve lise bile çok belirleyici değil. ben de öyleydim, hatta ben ortaokul ve lisenin son 3 senesinde de öyleydim. lise 1'de ufak bi bocalama yaşasam da matematikten kurtulduktan sonra kendime gelmiştim. şimdi üniversitede istediğim okul ve istediğim bölümü okuyorum, 1 sene taktım 2.si yolda. beni şahsen devam zorunluluğunun olmaması yaktı, ne kadar sorumsuz ve üşengeçsem artık, zorda kalmadan bişiler yapamıyorum. lise sonda bütün arkadaşlarım aynı dershaneye gidiyor diye onlarla gittim, onlar çalışıyor diye çalıştım, o zamanlar hiç üşenmiyordum, günde 12 saatim eğitim uğruna gidiyordu son sene mesela. ama şimdi 1 saat bile zor geliyor. ve işin kötü yanı kendimden umudu kesmiş gibiyim, sadece yılların emeği boşa gitmesin diye bitirmeye çalışıyorum. halbuki derslere katılmak hoş oluyor ama gitmek zor geliyor. bizden adam olmaz bence bu gidişle, o yüzden silkelen ve kendine gel!
0
oha 3 senedir bu durumu düşünüyorum. yalnız değilmişim iyi oldu.
güvenderin sınavında türkiye 9.su olmuşluğum da var össde ilk 3000deyim ama bu talihle kim milyoner olmak istere katılsam 2. soruda elenirmişim.
ama ben tembel değilim, hevesimi okul kırdı. kafamı veremediğim için bi halt yapamıyorum. adam akıllı bi lise bile kazanamayan arkadaşlar düzgün maaşa ve aileye sahipler.
kimseyi kınamayacan
güvenderin sınavında türkiye 9.su olmuşluğum da var össde ilk 3000deyim ama bu talihle kim milyoner olmak istere katılsam 2. soruda elenirmişim.
ama ben tembel değilim, hevesimi okul kırdı. kafamı veremediğim için bi halt yapamıyorum. adam akıllı bi lise bile kazanamayan arkadaşlar düzgün maaşa ve aileye sahipler.
kimseyi kınamayacan
0
zeki tembel ogrenci modeli.
zekaynan gittigi yere kadar goturuyo. zannediyo ki, butun ogrenim hayati boyle gececek. zekanin yetmemeye basladigi, caliskannigin belirleyici oldugu noktadan itibaren sicisa geciyo.
o tembellik de bagimlilik yaratmis oldugundan kelli, butun ogrenim hayati sicislarla geciyo. surune surune okulu bitirdikten sonra, zekasi sayesinde, saman alevi gibi parlayip sonen basarilar gosterse de, normal zekada olup caliskan olan arkadaslari hep onu sollayip geciyolar. o gerilerde kaliyo.
bu noktada naapilabilir? zekanin bi boka yaramadigi, belirleyici olan faktorlerin, caliskanlik, irade ve sebat oldugu ogrenilir ve damardan enjekte edilir.
eger bu yapilmazsa, o hayat bombok gecer, bombok!!!
zekaynan gittigi yere kadar goturuyo. zannediyo ki, butun ogrenim hayati boyle gececek. zekanin yetmemeye basladigi, caliskannigin belirleyici oldugu noktadan itibaren sicisa geciyo.
o tembellik de bagimlilik yaratmis oldugundan kelli, butun ogrenim hayati sicislarla geciyo. surune surune okulu bitirdikten sonra, zekasi sayesinde, saman alevi gibi parlayip sonen basarilar gosterse de, normal zekada olup caliskan olan arkadaslari hep onu sollayip geciyolar. o gerilerde kaliyo.
bu noktada naapilabilir? zekanin bi boka yaramadigi, belirleyici olan faktorlerin, caliskanlik, irade ve sebat oldugu ogrenilir ve damardan enjekte edilir.
eger bu yapilmazsa, o hayat bombok gecer, bombok!!!
0
lise 1'de okuduğum lisenin kırık rekoru bana geçmişti, sene 2000 idi, 14 derste 11 kırık :)
şuan yurtışında baya iyi bir yerde doktora yapıyorum...değişmek sana kalmış hayattaki amacını bulacaksın önce
şuan yurtışında baya iyi bir yerde doktora yapıyorum...değişmek sana kalmış hayattaki amacını bulacaksın önce
0
seni cok iyi anliyorum.
bu durumu asmak istiyorsan belki;
(son senendeysen)bolumunu sevmiyorsan da asilmasi gereken bir engel olarak gorebilirsin, mezun olduktan sonra yapmak istedigin sey neyse onu bulup onun icin bu engeli asmayi deneyebilirsin. ulasmak istedigin sey senin icin ne kadar degerliyse motivasyonun o kadar yuksek olacaktir.
kacinci sene olduguna gore (belki basindasindir) vazgecmek daha akillica da olabilir.
yolundan su anda ne kadar sapmis olursan ol, sonucta bir hedef belirleyip oraya gidersen iyi hissedeceksin. ugrasmayi sevdigin seyle ugras.
aradigin hazine, yuzlesmekten korktugun neyse onun arkasinda ve onu hak edene kadar elde edemezsin.
kisaca; kendini motive et
bu durumu asmak istiyorsan belki;
(son senendeysen)bolumunu sevmiyorsan da asilmasi gereken bir engel olarak gorebilirsin, mezun olduktan sonra yapmak istedigin sey neyse onu bulup onun icin bu engeli asmayi deneyebilirsin. ulasmak istedigin sey senin icin ne kadar degerliyse motivasyonun o kadar yuksek olacaktir.
kacinci sene olduguna gore (belki basindasindir) vazgecmek daha akillica da olabilir.
yolundan su anda ne kadar sapmis olursan ol, sonucta bir hedef belirleyip oraya gidersen iyi hissedeceksin. ugrasmayi sevdigin seyle ugras.
aradigin hazine, yuzlesmekten korktugun neyse onun arkasinda ve onu hak edene kadar elde edemezsin.
kisaca; kendini motive et
0
yasli ateist
(bkz: çevresiyle hiç ortak ilgi alanı olmayan insan) olaraktan sözlükte başlığını da açtım ama şey eden olmadı. burada konuşalım o zaman dedim ben de.var mı sizlerde de böyle bir durum? gündelik hayatın biraz dışından olan konuları insanlarla konuşmak imkansız neredeyse. herkesin derdi "dünkü maç ka
(bkz: çevresiyle hiç ortak ilgi alanı olmayan insan) olaraktan sözlükte başlığını da açtım ama şey eden olmadı. burada konuşalım o zaman dedim ben de.
var mı sizlerde de böyle bir durum? gündelik hayatın biraz dışından olan konuları insanlarla konuşmak imkansız neredeyse. herkesin derdi "dünkü maç kaç kaç bitti", "akşam televizyonda şu var" olmuş. şöyle azıcık felsefi konulara dalalım, oradan uçsuz bucaksız gündelik hayatımızda bir sike derman olmaycak konuları saatlerce tartışalım istiyorum lan. ya da temel bilimlerden bahsedelim, dilimiz döndüğünce üzerine mantık yürütelim.
var mı bunları yapabildiğiniz insanlar? ya da böyle bir şeyin sıkıntısını çekmiyor musunuz?
var mı sizlerde de böyle bir durum? gündelik hayatın biraz dışından olan konuları insanlarla konuşmak imkansız neredeyse. herkesin derdi "dünkü maç kaç kaç bitti", "akşam televizyonda şu var" olmuş. şöyle azıcık felsefi konulara dalalım, oradan uçsuz bucaksız gündelik hayatımızda bir sike derman olmaycak konuları saatlerce tartışalım istiyorum lan. ya da temel bilimlerden bahsedelim, dilimiz döndüğünce üzerine mantık yürütelim.
var mı bunları yapabildiğiniz insanlar? ya da böyle bir şeyin sıkıntısını çekmiyor musunuz?
0
Yok, ve sıkıntısını çekiyorum. Yani 24 saat bilim, sanat ve felsefe üzerine sohbet etmek istemiyorum aslında. Yine %90 geyik muhabbeti olsun, ama arada ciddi, elle tutulur bir şeyler de konuşalım istiyorum. Olmuyor.
0
Ben şanslıyım galiba. Çevremde televizyon izleyen pek yok, maç konuşan da pek yok. Ben de konuşmuyorum zaten. Geçen gün arkadaşın biri televizyondaki bir şeyle ilgili bir espri yapmış, çoğumuz anlamadık. Saatlerce saçmasapan konuşabiliyoruz. Çoğunlukla saçmasapan konuşuyoruz zaten.
0
pek yok. sıkıntısını çekmiyorum ama olunca hoşuma gidiyor bu tarz insanlar. genelde internetten, özellikle sözlüklerden bu tarz insanlar bulunabiliyor. mümkün olduğunca mesaj yoluyla muhabbeti kurduğum için yüz yüze görüşmeden de bu tarz ihtiyaçlarımı karşılayabiliyorum ama yetmeyenler için tematik zirveler düzenleniyor, isteyen oradan yüz yüze tanışabilir.
0
var etrafımda böyle insanlar. felsefeden falan anladığımız da yok ama kendi aramızda tartışırız daha bu sabah en son güzellikten konuşuyorduk.
0
Bunları yapabildiğim 3-4 arkadaşım var uzun uzun sıkılmadan muhabbet ederiz ama o arkadaşlarımla pek sık görüşemediğim için konuşabilecek insan bulmakta sıkıntı yaşıyorum. mesela okulumdaki kişileri o arkadaşlarımdan daha sık görmeme rağmen onlarla konuşurken genellikle sıkılıyorum. Çoğu kendine basit bir hayat yaratmış verileni olduğu gibi alıyor verilen üstünde düşünmüyor; sorgulamaktan, düşünmekten hayli uzak. Ancak bazen bu pek çok şeyden habersiz hallederine imreniyorum dünya öyle daha güzel olmalı.
0
var ama yakınımda değiller, olmadıklarında eksikliklerini hissediyorum.
biri ile en son bir araya geldiğimizde 12 saati bulduk daldan dala giderek.
biri ile en son bir araya geldiğimizde 12 saati bulduk daldan dala giderek.
0
noktası virgülüne aychovsky +1.
ne tv var, ne futbol muhabbeti. hep derim, futbol oynanırsa güzel. diğer türlü kıraathane muhabbetine pezevenk.
ben buradan birkaç kişiyle de dediğin şekilde muhabbet edebiliyorum ayrıca. (sadece yüz yüze olması gerekmiyor anlayacağın)
ek: tüm metalseverlere;
www.youtube.com
ne tv var, ne futbol muhabbeti. hep derim, futbol oynanırsa güzel. diğer türlü kıraathane muhabbetine pezevenk.
ben buradan birkaç kişiyle de dediğin şekilde muhabbet edebiliyorum ayrıca. (sadece yüz yüze olması gerekmiyor anlayacağın)
ek: tüm metalseverlere;
www.youtube.com
0
Çevrem genel olarak böyle insanlardan oluşuyor. Nadiren televizyon izleyen bir insan olarak, kendim gibileri bulabildiğim için çok şanslıyım.(Bunu neden kriter olarak söyledim? Çünkü televizyona saran insanlar bir müddet sonra kaptırıyor ne hikmetse. Tartışma programı, dizi, maç vs. Ne izliyorsa sürekli onları anlatmaya başlıyor. Televizyonun böyle kötü bir etkisi var bana göre) İstemezdim şahsen dizi anlatan arkadaş. Yok da çok şükür. Etrafında olup biteni gören, sorgulayan, tartışan insanlar hep arkadaşlarım. Tabii ki tüm sohbetler bu şekilde gitmiyor, oturup sürekli bilim-sanat-felsefe-siyaset konuşmuyoruz ama konu geldiğinde de lafı nasıl çevireceğini şaşıran kimse yok.
Yalnız şu var ki; beraber saçmalayabilmek de tartışabilmek kadar kıymetli. Benimkiler de biraz fazla rasyonel kaçabiliyor kimi zaman ve saçmalayacak insan eksikliği yaşıyorum ara sıra. Tamam Avustralya'da yaşayan bilmem ne türü mavi örümcek benim de ilgimi çeker, ne bileyim buz heykellerinin nasıl yapıldığı da merak uyandırıcı elbette ama sürekli belgesel tadında sohbet de yorabiliyor.
Neyse ki kızlar var. Kız kıza sohbetler imdadıma yetişiyor böyle durumlarda. Kız arkadaş candır. Erkeklere kalsa yanmıştık. Biri led ışıkların tarihçesini falan anlatır, biri belgesel manyağı, öbürü savunma sanatları delisi, bir başkası kafayı yabancı dillerle bozmuş. Bir tanesi evrimi çözeyim derken, evrimin kayıp halkasına dönmek üzere; haberi yok.
Bi ayarını tutturmak lazım.
Yalnız şu var ki; beraber saçmalayabilmek de tartışabilmek kadar kıymetli. Benimkiler de biraz fazla rasyonel kaçabiliyor kimi zaman ve saçmalayacak insan eksikliği yaşıyorum ara sıra. Tamam Avustralya'da yaşayan bilmem ne türü mavi örümcek benim de ilgimi çeker, ne bileyim buz heykellerinin nasıl yapıldığı da merak uyandırıcı elbette ama sürekli belgesel tadında sohbet de yorabiliyor.
Neyse ki kızlar var. Kız kıza sohbetler imdadıma yetişiyor böyle durumlarda. Kız arkadaş candır. Erkeklere kalsa yanmıştık. Biri led ışıkların tarihçesini falan anlatır, biri belgesel manyağı, öbürü savunma sanatları delisi, bir başkası kafayı yabancı dillerle bozmuş. Bir tanesi evrimi çözeyim derken, evrimin kayıp halkasına dönmek üzere; haberi yok.
Bi ayarını tutturmak lazım.
0
9kuyruklukedi
bir şey dinlemekte olduğunuzu belli eden hangi fiziksel tepkiyi veriyorsunuz? bilerek mi bilmeden mi veriyorsunuz? ne yapıyorsunuz?(ayakla ritm tutmak, kafa sallamak, ağız kıpırdatmak, vb...) hiçbir şey yapmayan var mı?düdüt: bu tarz tepkiler veren başka insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? (eklemey
bir şey dinlemekte olduğunuzu belli eden hangi fiziksel tepkiyi veriyorsunuz? bilerek mi bilmeden mi veriyorsunuz? ne yapıyorsunuz?(ayakla ritm tutmak, kafa sallamak, ağız kıpırdatmak, vb...) hiçbir şey yapmayan var mı?
düdüt: bu tarz tepkiler veren başka insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? (eklemeyi unutmuşum)
düdüt: bu tarz tepkiler veren başka insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? (eklemeyi unutmuşum)
0
gözlerimi kapatırsam eğer, bilincsiz bir şekilde oluyor bu zaten, ondan sonra ne yaptığımı hatırlamıyorum.. ayağımı, kafa, ellerimi hareket ettirirken birden ayılıyorum..
bazı zamanlar hiçbir şey yapmam..
bazı zamanlar hiçbir şey yapmam..
0
ritm tutmadan duramiyorum diyebilirim ayagimla elimle nereye denk gelirse vura vura hafiften ritm tutuyorum. ama bu disardan bisi dinlediim belli olsun diye degil daha cok refleks gibi oldu artik.
0
bazen çıldırıp kafamı oralara buralara vurarak sallamak istiyorum, en fazla hafiften bi başımı sallayıp iki saniye ayağımla ritim tutup kendime hakim oluyorum. sonra normal insan moduna geri dönüş yapıyorum. istemsiz oluyor bu tepkiler tabii. müzik beni çok etkiliyor aga.
0
yürüyorsam;
%80 ses çıkarmadan şarkıya eşlik ederim, %18 adımlarımı tempoya göre ayarlarım, %2 ikisi de.
oturuyorsam;
%80 ayaklarımla cross, parmaklarımla trampet ve zil çalarım; %3 ses çıkarmadan şarkıya eşlik ederim, %17 her ikisi de.
etrafta kimse yokken air guitar şov yapmışlığım da vardır.
hepsini bilerek yapıyorum, tepki vermeden duramıyorum.
%80 ses çıkarmadan şarkıya eşlik ederim, %18 adımlarımı tempoya göre ayarlarım, %2 ikisi de.
oturuyorsam;
%80 ayaklarımla cross, parmaklarımla trampet ve zil çalarım; %3 ses çıkarmadan şarkıya eşlik ederim, %17 her ikisi de.
etrafta kimse yokken air guitar şov yapmışlığım da vardır.
hepsini bilerek yapıyorum, tepki vermeden duramıyorum.
0
Yukarıdakilerin hepsini yapıyorum, bilmeden. Bazen çok az sesli söylüyorum veya mırıldanıyorum. Bir kere metrobüste dalmışım, ayıldığımda oturduğum yerde hafiften dans ediyordum, eller havadaydı. Oturamayan insanların gözünde sağlam sövgü gördüm. Kendime geldiğimde hepsini geri topluyorum. Sonra yine dağılıyor.
Yukarıdakiler dediğim, duyuruda yazan kısım.
Yukarıdakiler dediğim, duyuruda yazan kısım.
0
ayakla ritm
arada ağız kıpırdatma
kafa sallama
çantanın çift şeritli sapını tel gibi kullanıp gitar çalma hareketi
air guitar
ama çaktırmamaya, abartmamaya çalışıyorum.
arada ağız kıpırdatma
kafa sallama
çantanın çift şeritli sapını tel gibi kullanıp gitar çalma hareketi
air guitar
ama çaktırmamaya, abartmamaya çalışıyorum.
0
her zaman air drum yapıyorum. istemsiz başlıyor, ritmi yakalayınca bilinçli bir harekete dönüşüyor.
0
baba jo benim cevabın aynısını yazmış.
dışarıyı rahatsız etmeden tabi. şahsen rahatsız olurum biri eliyle şap şap dizne vursa.
kimsenin olmadığı yollarda yüksek sesle de söylerim.
dışarıyı rahatsız etmeden tabi. şahsen rahatsız olurum biri eliyle şap şap dizne vursa.
kimsenin olmadığı yollarda yüksek sesle de söylerim.
0
genelde elimle kendi vücuduma vururum. ama çok belli olmayan bir vurma bu. eli çok kaldırmadan, yavaşça. belki şarkıyla beraber kafam başka bir yere gitmişse gözüm kapalı bir şekilde kafamı yine belli belirsiz sallayabilriim.
ben normalde de elimi kendime vururum bazen
ben normalde de elimi kendime vururum bazen
0
kafa sallarım, ayakla ritim tutarım, ellerle-parmaklarla ritim tutarım, soliste eşlik ederim, hatta bazen sesli söylerim, bazen de bildiğin riff atıyorum. :)
bilerek yahut bilmeyerekten ziyade daha çok gereklilik olarak görüyorum ben bu olayı. mesela pop, rap dinliyorsam söylemeye çalışırım. rock, metal dinliyorsam kafa sallarım, ritim tutarım. gibi gibi...
hiçbir şey düşünmem, müziğin keyfini çıkartan her insana boynum kıldan incedir. çünkü gerçekten "insanlarüstü", "dünyalarüstü" bir şey müzik. benim için "olmasaydın olmazdık" mevzusu ne atatürk, ne kanuni, ne türkiye, nebilmemkim için geçerli, sadece müzik için geçerli.
bonus; www.youtube.com
bilerek yahut bilmeyerekten ziyade daha çok gereklilik olarak görüyorum ben bu olayı. mesela pop, rap dinliyorsam söylemeye çalışırım. rock, metal dinliyorsam kafa sallarım, ritim tutarım. gibi gibi...
hiçbir şey düşünmem, müziğin keyfini çıkartan her insana boynum kıldan incedir. çünkü gerçekten "insanlarüstü", "dünyalarüstü" bir şey müzik. benim için "olmasaydın olmazdık" mevzusu ne atatürk, ne kanuni, ne türkiye, nebilmemkim için geçerli, sadece müzik için geçerli.
bonus; www.youtube.com
0
tannen
eğer snitch'i yakalayan takım maçı kazanıyorsa, quaffle ile sayı yapmanın ne anlamı var ki?edit: kitapları okudum ama 150 sayıyı hatırlayamadım hiç. çok zaman geçmiş yav.
eğer snitch'i yakalayan takım maçı kazanıyorsa, quaffle ile sayı yapmanın ne anlamı var ki?
edit: kitapları okudum ama 150 sayıyı hatırlayamadım hiç. çok zaman geçmiş yav.
edit: kitapları okudum ama 150 sayıyı hatırlayamadım hiç. çok zaman geçmiş yav.
0
aynı soruyu ben de sormuştum kitabı okuyan arkadaşlara falan tam olarak emin olmamakla beraber şöyle bi şey söylendi bana:
150 puan değerindeymiş snitch ve oyunu sona erdiriyomuş ama kazanmak zorunda değilmişsin yanlış hatırlamıyosam ki bunun yanında izleyicilerin izleyebileceği bi şey olsun diye sadece snitch'i kovalamıyolar ortada bi maç dönüyo.
150 puan değerindeymiş snitch ve oyunu sona erdiriyomuş ama kazanmak zorunda değilmişsin yanlış hatırlamıyosam ki bunun yanında izleyicilerin izleyebileceği bi şey olsun diye sadece snitch'i kovalamıyolar ortada bi maç dönüyo.
0
snitch oyunu bitirir. yakalayan kazanır diye bir şey yok. hatta o yüzden snitch yakalanmasına rağmen oyun kazanılamayacaksa snitch yakalamak ertelenir.
0
snitch'i yakalayan maçı kazanmıyor, 150 puan kazanıyor. quaffle ile yapılan 200 puan> snitch'i yakalamak.
0
snitch'i yakalayan takım maçı kazanmıyor ki. bkz: irlanda-bulgaristan maçı. snitch'i yakalayan takım (tam hatırlayamadım da) 160 puan gibi bir şey kazanıyor, maç bitiyor ama aradaki puan farkı daha fazlaysa snitch'i yakalamayan takım kazanmış oluyor.
0
peki oyun ne zaman bitiyor snitch yakalanamazsa? sözlüğe snitch bulunamazsa oyun sonsuza kadar gider demiş portakal.
doğrusu, snitch bulununca oyun biter ve 150 puan eklenir, mi olmalıdır?
doğrusu, snitch bulununca oyun biter ve 150 puan eklenir, mi olmalıdır?
0
Evet, snitch yakalanmadan oyun bitmiyor. İlk kitapta sanki rekor 3 ay diyorlardı.
0
ne güzel muhabbet ya.
snitch yakalandığında oyun biter. yakalanamazsa da devam eder hatta kitapların birinde saatlerce hatta günlerce süren bir maçtan bahsediyordu.
snitch yakalandığında oyun biter. yakalanamazsa da devam eder hatta kitapların birinde saatlerce hatta günlerce süren bir maçtan bahsediyordu.
0
Snitch bulunamazsa oyun devam eder. Bu yüzden aylarca devam eden maçlar olmuş quidditch tarihinde. Snitch 150 puan değerinde ve yakalanınca oyunu sona erdirir. 150 puan büyük bir puan olduğu için de genelde yakalayana oyunu kazandırır ama Bulgaristan - İrlanda dünya kupası finalinde olduğu gibi karşı takım daha fazla puan yaparsa işler tersine dönebiliyor.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Sizce en iyi ve kötü karakter özellikleriniz neler? Dışardan birinin gözüyle kendinize baktığınızda, hangi özellikleriniz çok sevilesi, hangileri çok itici?
Selamlar.
Sizce en iyi ve kötü karakter özellikleriniz neler? Dışardan birinin gözüyle kendinize baktığınızda, hangi özellikleriniz çok sevilesi, hangileri çok itici?
Sizce en iyi ve kötü karakter özellikleriniz neler? Dışardan birinin gözüyle kendinize baktığınızda, hangi özellikleriniz çok sevilesi, hangileri çok itici?
0
merhametliyim bak bu iyi.
olaylara yüzeysel bakamıyorum, çok detaycıyım bu da kötü.
olaylara yüzeysel bakamıyorum, çok detaycıyım bu da kötü.
0
en kötü özelliğim dürüstlüğüm, ne çektiysem iyi niyetimden çektim, hobilerim arasında kitap okumak ve müzik dinlemek var, döşüm kıllı.
en iyi özelliğim çok iyi yalan söyleyebilmem, şeytana bile pabucunu ters giydiririm.
en iyi özelliğim çok iyi yalan söyleyebilmem, şeytana bile pabucunu ters giydiririm.
0
çok fazla vicdan azabı çekiyorum, ota boka.. bu çok kötü..
gerçekten iyi bir dinleyenim.. sadece dinleme işini yapabilen biriyim, kafasında kendi cümleleri ile meşgul olanlardan değilim..
gerçekten iyi bir dinleyenim.. sadece dinleme işini yapabilen biriyim, kafasında kendi cümleleri ile meşgul olanlardan değilim..
0
çok çabuk unutuyorum her şeyi. bakılan yere göre bazen en iyi bazen en kötü özellik oluyor.
0
en iyi: içimdeki insan sevgisi bambaşka. kimseye kıl olmuyorum :)
en kötü: ben kendimi biliyorum, ukalalık. ama bunu başkalarına yansıtmamak için kendimi paralıyorum. o yüzden başkalarına sorsan muhtemelen ukala demez. kimseyi arayıp sormuyorum, muhtemelen onu derler. hayırsız derler.
en kötü: ben kendimi biliyorum, ukalalık. ama bunu başkalarına yansıtmamak için kendimi paralıyorum. o yüzden başkalarına sorsan muhtemelen ukala demez. kimseyi arayıp sormuyorum, muhtemelen onu derler. hayırsız derler.
0
Sessizlik ve umursamazlık. Yerine göre iyi ve yerine göre kötü olarak görülüyor..
0
en kötü: iğneleyici laf sokmam, anaç olmam
en iyi: dürüst, sevgi pıtırcığı olmam
en iyi: dürüst, sevgi pıtırcığı olmam
0
iyilerimi saymam şimdi burda tabi ki, kötü özellik olarak sinirim, aceleciliğim ve takıntılı olmam diyorum.
0
goldentitan
son zamanlarda uzak mesafe ilişkisi üzerine çok entry girmeye başladım sözlükte. yazmak iyi geliyor, daha farklı bir perspektiften bakmayı sağlıyor.acaba bununla ilgili blog açıp, oraya mı yazsam diyorum. nasıl olur ki?kendi kendine karar verme yetilerim şu ara biraz hasarlı. kafama takılan her şeyi
son zamanlarda uzak mesafe ilişkisi üzerine çok entry girmeye başladım sözlükte. yazmak iyi geliyor, daha farklı bir perspektiften bakmayı sağlıyor.
acaba bununla ilgili blog açıp, oraya mı yazsam diyorum. nasıl olur ki?
kendi kendine karar verme yetilerim şu ara biraz hasarlı. kafama takılan her şeyi birilerine danışma ihtiyacı duyuyorum, kusura bakmayın. yoksa saçma olduğunun farkındayım.
acaba bununla ilgili blog açıp, oraya mı yazsam diyorum. nasıl olur ki?
kendi kendine karar verme yetilerim şu ara biraz hasarlı. kafama takılan her şeyi birilerine danışma ihtiyacı duyuyorum, kusura bakmayın. yoksa saçma olduğunun farkındayım.
0
yazmak iyi geliyorsa durma bence. bana da iyi geliyor ama ben ona bile üşeniyorum.
0
sırf yazayım, okunması çok umrumda değil diyorsan açabilirsin. çünkü şu aralar önüne gelen blog açıyor ve tanımadığı insanların takip etmesini gerektirecek şeyler yazmıyorlar, bundan dolayı çok kişiye hitap edemiyorlar genelde. seninkiler de öyle olacak demiyorum tabi de, eğer okunsun, takip edilsin diyorsan sözlükten devam et derim.
0
çok takip edilsin diye dert etmiyorum. ama okuyan olusa hoşuma gider tabi:)
0
Sozlukte yazdiginiz entrylere de denk gelince severek okuyordum zira sizin durumunuza benzer bir donemdeydim. Simdi blog acsaniz hic kimse okumazsa ben okurum. Hem sizi de rahatlatir, iyi gelir.
0
açın ama sözlükte her entry'nizin sonuna blog linkinizi koymayın. illallah getirdim blog, twitter linki görmekten basmadan eksiliyorum.
0
gorki
Kendisi beyoğlu taksim taraflarını merak ettiğini söyledi.Buralarda nereye götürülebilir ? Ya da başka nereleri gezdirmeli ?
Kendisi beyoğlu taksim taraflarını merak ettiğini söyledi.Buralarda nereye götürülebilir ? Ya da başka nereleri gezdirmeli ?
0
beşiktaş deniz müzesine götür müzeye gidiceksen. ayasofyayı falan saymıyorum bak.geçenlerde ödev için gittim. baya beğendim. güzel yapmışlar.
0
deniz görmeyen bir yerden geliyorsa bütün sahil şeridini gezdir derim. Hoşlarına gidiyor.
0
beyoğlu/taksim çevresi dediğin için diyorum: gezi parkı. gereksiz siyaset kokar gibi duruyor ama ileride o günler hatırlandığında en azından gidip görmüş olacağı için kendi adına güzel olur bence. cihangir'deki roma merdivenlerine gidin akşam, manzaraya karşı sohbet edin. karaköy, eminönü taraflarına geçin ya da, galata köprüsünde yürüsün.
0
Reinaya da götürülür süleymaniye kütüphanesine de. İlgi alanı önemli. Ama ayasofya, ortaköy banko yerler. Topkapıda 1453panoramik müzesi var. Karaköyde güllüoğlu var orada tatlı yiyin.
0
konusmaz yazarim
sevgili uykusuz sinefil arkadaşlarımbana hollywoodun klişeleşmiş ergen vampirli filmleri dışında önerebilecekleri tercihen let me enter the right one havalı söyle karanlığın hakkını verebilecek kıyıda köşede kalmış önerebilecekleri bir vampir filmi var mıdır acep ..
sevgili uykusuz sinefil arkadaşlarım
bana hollywoodun klişeleşmiş ergen vampirli filmleri dışında önerebilecekleri tercihen let me enter the right one havalı söyle karanlığın hakkını verebilecek kıyıda köşede kalmış önerebilecekleri bir vampir filmi var mıdır acep ..
bana hollywoodun klişeleşmiş ergen vampirli filmleri dışında önerebilecekleri tercihen let me enter the right one havalı söyle karanlığın hakkını verebilecek kıyıda köşede kalmış önerebilecekleri bir vampir filmi var mıdır acep ..
0
beni eskilere götürdün bu soru ile. bir dönem baya çeşitli versiyonlarını izlemiş birisi olarak ABD versiyonlarını atlarsak -arada iyi bulduklarım vardır- kıyıda köşede kalmıştan öte izlemediysen klasiklerden Bela Lugosi abimizin muhteşem oyunculuk sergideliği 1931 yapım Dracula'yı öneririm. diğer klasik yapım ise 1922 yapım Nosferatu'dur. 1979 yapım "Nosferatu: Phantom der Nacht" -Klaus Kinski süperdir- ve Christopher Lee abimizin harika oynadığı "Scars of Dracula" ve "Dracula: Prince of Darkness" önereceklerim arasındadır. Karanlığın hakkını verirler benim nazarımda.
0
Nosferatu: Phantom der Nacht +1. ama 22 abd yapımı Nosferatu, eine Symphonie des Grauens başkadır, avrupa olmasa da kesin izle. tabi bunlar lat den ratte komma in gibi filmler değiller ama onun gibi zaten yok başka bir film, bulursan ben de isterim.
0
isveç yapımı, yönetmenin diğer filmlerinden de izlediğin çıkabilir. (git:www.imdb.com )
0
@baba jo 22 yapım Nosferatu, eine Symphonie des Grauens benim bahsettiğimdi orijinali yazmamışım ve Alman yapımı diye biliyorum.
0
vampyros lesbos.. 70'lerin italyan b filmlerindendir. hatta istanbul'da geçer. jesus franco'nun da en iyi filmlerinden biri.
(git: www.imdb.com)
(git: www.imdb.com)
0
chemnil
Pek Sevgili duyurucular;haftasonu olacak iş güvenligi sinavina Ford Otosan ilkokulunda girecegim,tramvayla gidilecek sanirim ama ya sonrasi?Nerde ineyim?Nereye sapayım?Cevaplar için şimdiden bol teşekkür,sinava gireceklere de başarılar.
Pek Sevgili duyurucular;
haftasonu olacak iş güvenligi sinavina Ford Otosan ilkokulunda girecegim,tramvayla gidilecek sanirim ama ya sonrasi?Nerde ineyim?Nereye sapayım?
Cevaplar için şimdiden bol teşekkür,sinava gireceklere de başarılar.
haftasonu olacak iş güvenligi sinavina Ford Otosan ilkokulunda girecegim,tramvayla gidilecek sanirim ama ya sonrasi?Nerde ineyim?Nereye sapayım?
Cevaplar için şimdiden bol teşekkür,sinava gireceklere de başarılar.
0
tramvayla gideceksen beyazıt durağında iniyor, istanbul üniversitesi'nin ana kapısına doğru ilerliyorsun. kapıyı önüne aldıktan sonra soldaki ilk sokaktan giriyor, 100 mt. civarı yürüyor, ilk soldan dönüyorsun, sol tarafta okulun girişi var. ayrıca vezneciler durağına giden otobüsleri de tercih edebilirsin, eğer sana tramvay'dan daha yakını olan varsa. onda da vezneciler son durakta inip soldaki sokaktan yürüyorsun, sağa sapınca sağda kalıyor okul.
0
baknedicem
sayın çok sevgili zukenberkler , gateslerttnetfibernet hipernet (arasındaki farkı anlayabilene çokonat alicam)vssuperonline fibernethangisinden alsak iyidir kullananlar ufak bir anket yapalim 1) çağrı merkezi cevap veriyormu2) ping süreleri nasıl3) modemi kim aliyor4) kota hemen bitiyormu 5) santra
sayın çok sevgili zukenberkler , gatesler
ttnet
fibernet
hipernet (arasındaki farkı anlayabilene çokonat alicam)
vs
superonline fibernet
hangisinden alsak iyidir kullananlar ufak bir anket yapalim
1) çağrı merkezi cevap veriyormu
2) ping süreleri nasıl
3) modemi kim aliyor
4) kota hemen bitiyormu
5) santrale mesafe 1000 m den fazla olabilir hangisi iyidir
ttnetinkinde sanki bir üç kağıt var kutuya kadar fiber geliyor sonra evlere normal telefon kablosuyla dağılıyor gibi ama superonline fiber kabloyu apartmana kadar getiriyor sanki ikisinin arasında bir hiz farkı
varmıdır yanılıyormuyum ? hadi bir el atın
ttnet
fibernet
hipernet (arasındaki farkı anlayabilene çokonat alicam)
vs
superonline fibernet
hangisinden alsak iyidir kullananlar ufak bir anket yapalim
1) çağrı merkezi cevap veriyormu
2) ping süreleri nasıl
3) modemi kim aliyor
4) kota hemen bitiyormu
5) santrale mesafe 1000 m den fazla olabilir hangisi iyidir
ttnetinkinde sanki bir üç kağıt var kutuya kadar fiber geliyor sonra evlere normal telefon kablosuyla dağılıyor gibi ama superonline fiber kabloyu apartmana kadar getiriyor sanki ikisinin arasında bir hiz farkı
varmıdır yanılıyormuyum ? hadi bir el atın
0
superonline
edit: hatta dun gece bı kampanyasına baktım.
25 bit baglantı,2 sene sınırsız turkcell tv,75 gb kota, (eger seçersen) ev telefonundan 100 dk her yone konusma 49 tl idi.2 sene kullanım şartı ile.
dıger kampanyasıda üstteki ile aynı secenekler ama sadece 100 dk konusma yok. ilk sene 49. ikinci sene 59 tl.
edit: hatta dun gece bı kampanyasına baktım.
25 bit baglantı,2 sene sınırsız turkcell tv,75 gb kota, (eger seçersen) ev telefonundan 100 dk her yone konusma 49 tl idi.2 sene kullanım şartı ile.
dıger kampanyasıda üstteki ile aynı secenekler ama sadece 100 dk konusma yok. ilk sene 49. ikinci sene 59 tl.
0
bir internet servis sağlayıcıda çalışıyorum ve şunu diyebilirim ki bu iş temel olarak bulunduğunuz yer ile alakalı. oturduğunuz yerde hangi sağlayıcının altyapısı daha iyiyse onu seçin derim. bunu öğrenmenin yolu da binanızda ya da çevrenizde kullanan varsa onlara sormak. bu bahsettiğim durum tabii ki teknik konular için, bölgelere göre kronik arızalar olabiliyor, ona dikkat etmek lazım.
hipernet vdsl2 teknolojisi vasıtasıyla sunuluyor. adsl gibi ama hız kapasiteleri biraz daha yüksek. bana sorarsan tercih edilecek bir sistem değil. fibernet daha sağlıklı.
hipernet vdsl2 teknolojisi vasıtasıyla sunuluyor. adsl gibi ama hız kapasiteleri biraz daha yüksek. bana sorarsan tercih edilecek bir sistem değil. fibernet daha sağlıklı.
0
fibernet için binada t11 olması gerekiyor. akn siz tarifeler mevcut.
hipernet saha dolabından dağıtılıyor. bakır hat üzerinden dağıtılıyor.hattın kalitesini ölçüp sana alabileceğin max. hızı söyleyebiliyorlar. tüm tarifelerde akn var.
müşteri ilişkilerini arayıp hangi hizmeti alabileceğini öğrenebilirsin.
superonline switch'i binada mevcutsa rahatça interneti alabilirsin. binada yoksa en az 3 abonenin kullanması gerekiyor. 3 abone bulabilirsen kralsın. yoksa fiber ve switch yatırımı yapmıyorlar.
iki firma içinde müşteri hizmetleri ile görüşüp karar ver bence.
not: arızanın giderilmesi superonline da allaha kalmış :) ekipleri yetersiz. sana net cevap veremiyorlar.
bir dost.
hipernet saha dolabından dağıtılıyor. bakır hat üzerinden dağıtılıyor.hattın kalitesini ölçüp sana alabileceğin max. hızı söyleyebiliyorlar. tüm tarifelerde akn var.
müşteri ilişkilerini arayıp hangi hizmeti alabileceğini öğrenebilirsin.
superonline switch'i binada mevcutsa rahatça interneti alabilirsin. binada yoksa en az 3 abonenin kullanması gerekiyor. 3 abone bulabilirsen kralsın. yoksa fiber ve switch yatırımı yapmıyorlar.
iki firma içinde müşteri hizmetleri ile görüşüp karar ver bence.
not: arızanın giderilmesi superonline da allaha kalmış :) ekipleri yetersiz. sana net cevap veremiyorlar.
bir dost.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
pek bira bilgisi olan biri değilim ama efes malt baya güzel geliyor bana sizin en sevdiğiniz bira veya biralar hangileri ?
pek bira bilgisi olan biri değilim ama efes malt baya güzel geliyor bana sizin en sevdiğiniz bira veya biralar hangileri ?
0
kimse henüz Bomonti Filtresiz dememiş şaşkınlık içerisindeyim:) Bu Türkiye için böyle bana göre. Yurt dışından zebil gibi sayılabilir ama şahsen İngiltere'de iken Stella, Guinness, Almanya'da iken Diebels-Schlösser Alt biralarını tercih ederim. bir de bunların fıçı-teneke-şişelerine göre tat farklılıkları olur elbet.
0
bomonti filtresiz yazmayı unuttum ben sonra üşendim yoksa ben çok severim. ama diğer çoğu birayı hiç duymadım bile.
0
1-grimbergen, leffe, duvel, v.b.
2-guinness
3-calsberg, heineken, bomonti filtresiz
4-carling, san miguel, foster, amstel
5-efes xtra
2-guinness
3-calsberg, heineken, bomonti filtresiz
4-carling, san miguel, foster, amstel
5-efes xtra
0
arkadaş ya ben çok bilgisizim ya da siz çok enteresan biralar içiyorsunuz :)
0
denemediğim çeşit, tür, renk, aroma kalmadı. tuborg gold'dan kralını içmedim ömrü hayatımda.
0
hava atmak için mi yazıyorsunuz yoksa bu abidik marka yazanların hepsi dış ülkeden mi yazıyor.belki de dış ülkede bi kez içtiniz de en sevdiğiniz bira mı oldu onlar.
0
turkiye'de yok ama yurtdisina cikarsaniz mutlaka panachée icmeyi deneyin, limonlu biradir ama turkiye'dekilerle karistirmayin. bira sevmeyen ben bile bayilarak iciyorum kendisini.
0
ha bir de söylemeyi unutmuşum, alkolsüz bira tercih etme durumu olan varsa imkan dahilinde Erdinger gibi Almanya ve Avrupa çapında bilinen bazı biraların alkolsüzleri de bulunmakta (sanılmasın ki %0, bira literatüründe %0,5'e kadar olan biralar bu klasmana girebiliyor, %0 olduğunu iddia eden firmalar da vardır, çok ayrıntısını bilmiyorum). Sadece Erdinger'i denemiş birisi olarak çok iyi bulmuştum, ama tercihim yine alkollü biralardan yanadır.
0
@enginornek, özellikle duvel ve hoegaarden türkiye'de son 1-2 senedir rahatlıkla bulunuyor. efes'i biradan sayıp da adam gibi biraların ismini birileri sarfettiğinde "hava mı atıyorsun" demek hoş bir davranış, kutlarım.
0
left hand milk stout nitro (bardaga koyma ritueli var, inanilmaz bir sey)
blue moon
magic hat #9
magners (bu cider ama)
blue moon
magic hat #9
magners (bu cider ama)
0
@enginornek - benim de yazdığım biraların tümü türkiye'de satılmış ve hali hazırda satılan biralar. herkesin 7 liraya ulaşabileceği bişey için kim niye hava atsın?
@grayskull - petrus şarap değil miydi yaw? :)
@grayskull - petrus şarap değil miydi yaw? :)
0
deli içici, bira eksperi değilimdir ama
bomonti: içtiklerim arasında en sevdiğim. bundan sonrakiler karışık, fikir sadece.
corona: yağ gibi akıyor şerefsiz, çok hoş.
baltika: kafayı bulmak için ideal. su gibi, tatsız tuzsuz ama kaşla göz arasında 10 tane içebiliyosun farkında olmadan. arkadaş ortamında, cipsle kuruyemişle falan gayet güzel yardırılır.
carlsberg: yosunumsu değişik bi tadı var bunun, hastası değilim ama sırf çocukluktan, şampiyonlar ligi reklamlarından sempatim olduğu için ara sıra alır içerim.
efes xtra: "sarhoş olayım depresyona gireyim" dersem bundan içiyom. demir yiyomuşum gibi hissettiriyo, acı. yanında atıştırmalık yoksa 3'ten fazla içemiyom, kusturuyo.
tuborg gold: kutu olanını severim.
kırmızı tuborg: bununla hoş olmayan anılarım var. efes xtra'dan daha kötü değil ama belki iyice kafayı bulduktan sonra 1-2 tane yuvarlarım. hep böyle deyip bunu içince kustuğum için sevemedim zaten bi türlü.
leffe: sarışın olanıydı galiba benim içtiğim, aroması falan hoşuma gitmedi. ben düz adamım, normal bira istiyodum. değişikti bu bayağı. farklı bi tattı ama yemeğin yanında içeriz diye almıştık biz hiç bakmadan etmeden. şu an içsem severim belki. kokusu güzeldi ama.
bomonti: içtiklerim arasında en sevdiğim. bundan sonrakiler karışık, fikir sadece.
corona: yağ gibi akıyor şerefsiz, çok hoş.
baltika: kafayı bulmak için ideal. su gibi, tatsız tuzsuz ama kaşla göz arasında 10 tane içebiliyosun farkında olmadan. arkadaş ortamında, cipsle kuruyemişle falan gayet güzel yardırılır.
carlsberg: yosunumsu değişik bi tadı var bunun, hastası değilim ama sırf çocukluktan, şampiyonlar ligi reklamlarından sempatim olduğu için ara sıra alır içerim.
efes xtra: "sarhoş olayım depresyona gireyim" dersem bundan içiyom. demir yiyomuşum gibi hissettiriyo, acı. yanında atıştırmalık yoksa 3'ten fazla içemiyom, kusturuyo.
tuborg gold: kutu olanını severim.
kırmızı tuborg: bununla hoş olmayan anılarım var. efes xtra'dan daha kötü değil ama belki iyice kafayı bulduktan sonra 1-2 tane yuvarlarım. hep böyle deyip bunu içince kustuğum için sevemedim zaten bi türlü.
leffe: sarışın olanıydı galiba benim içtiğim, aroması falan hoşuma gitmedi. ben düz adamım, normal bira istiyodum. değişikti bu bayağı. farklı bi tattı ama yemeğin yanında içeriz diye almıştık biz hiç bakmadan etmeden. şu an içsem severim belki. kokusu güzeldi ama.
0
gorki
sorum erkekleredir.
sorum erkekleredir.
0
evet, hem de severek. o kırışıklıkların gözümün önünde yok olup dümdüz hale gelmesi beni rahatlatıyor. hafif bi simetri hastalığı olsa gerek.
0
sadece zorundaysam evet. ben örgü de örebiliyorum da zorunda kalmadan iskence gibi geliyor.
0
Mükemmel biçimde yapabiliyorum ama ütüsüz giyinmeyi ve kılık kıyafet yönetmeliklerini her durumda ihlal etmeyi seçiyorum.
0
liseyi yatılı okuyacağım kesinleşince ablam öğretmişti.
-kurumasını bekleme ütü kuruluğu diye bir şey var o anı yakalamaya çalış.
-ütün iyi olsun. en önemlisi de yüksek buhar basıncı. en az 2 bar
-pantolonu içeriden ceplerden ütülemeye başla. direk dışarıdan başlarsan cebin izi çıkar.
-kumaşına bak, yünlü ve polyesterli pantolon ütüleyince dikkat et.
-parlak gömlekleri içinden ütüle
tülbent denen bezin olsun
kireçsiz su kullan kaynamış su kullan.
ütüye su koyarken buharsız konuma getir suyu koy ve tekrar buharı aç.
ütüyü masanın üstüne dik olarak koy.
ütü masası bezinin altına güzelce havlu, seccade gibi şeyler yerleştir yumuşak olsun.
-kurumasını bekleme ütü kuruluğu diye bir şey var o anı yakalamaya çalış.
-ütün iyi olsun. en önemlisi de yüksek buhar basıncı. en az 2 bar
-pantolonu içeriden ceplerden ütülemeye başla. direk dışarıdan başlarsan cebin izi çıkar.
-kumaşına bak, yünlü ve polyesterli pantolon ütüleyince dikkat et.
-parlak gömlekleri içinden ütüle
tülbent denen bezin olsun
kireçsiz su kullan kaynamış su kullan.
ütüye su koyarken buharsız konuma getir suyu koy ve tekrar buharı aç.
ütüyü masanın üstüne dik olarak koy.
ütü masası bezinin altına güzelce havlu, seccade gibi şeyler yerleştir yumuşak olsun.
0
Gazetelerde yillardir aranan son utucu benim. O bicim utulerim. Alet isler el ovunur derler, demem o ki silahin iyi olmali. Tefal
0
alikavazinmahmut
Telefon: LG g2Tv: LG 55lm660sTelefondaki fotograf videoyu goostermek degil de komple menu olarak gostertebilir miyiz?Mesela tangoda goruntulu konusurken kardi tarafin gooruntusunu tvye verebilsek keske be :)Anamgil icin...
Telefon: LG g2
Tv: LG 55lm660s
Telefondaki fotograf videoyu goostermek degil de komple menu olarak gostertebilir miyiz?
Mesela tangoda goruntulu konusurken kardi tarafin gooruntusunu tvye verebilsek keske be :)
Anamgil icin...
Tv: LG 55lm660s
Telefondaki fotograf videoyu goostermek degil de komple menu olarak gostertebilir miyiz?
Mesela tangoda goruntulu konusurken kardi tarafin gooruntusunu tvye verebilsek keske be :)
Anamgil icin...
0
Peki kablosuz olarak bi secenegimiz var mi?
Tv ve telefon ayni kablosuz modeme bagli...
Tv ve telefon ayni kablosuz modeme bagli...
0
lg g2'de hdmi girişi yok. şu incelemeyi izle, bi kablodan bahsediliyor şimdi üşendim hepsini izleyemedim ama nasıl olduğunu söylüyorlar.
www.youtube.com
edit: slimport'muş adı.
www.youtube.com
edit: slimport'muş adı.
0
Telefondaki bütün görüntüyü Kablosuz aktarma var.adı miracast.G2 de bildirim çubuğunda açma kapanma butonu var.tv de de ayarlarda ekran diye yerde miracast yazar onu da açın.G2 de görünür tv .tv yi seçin telin ekranı aynen tvde olur
0
baba jo
41 yıl olmuş son kez gideli, kimse de gidip bi bakalım neler değişmiş nolmuş demiyor mu? bi amacın olmasın, yine de bi git bi gör abi; çekinme masraftan.
41 yıl olmuş son kez gideli, kimse de gidip bi bakalım neler değişmiş nolmuş demiyor mu? bi amacın olmasın, yine de bi git bi gör abi; çekinme masraftan.
0
uzay programları, soğuk savaş'ın ardından önemini yitirdi. aya insan yollamanın bir anlamı yok ve çok pahalıya mal olur. oraya adam yollayıp iki saat gezdirip geri döndürmek şu noktada amerika için hiçbir şeyi kanıtlar nitelikte değil artık. onnun yerine 8-10 tane rokete para yatırmak daha faydalı.
hadi bu militarist bakışaçısını geçtim, insan yollayıp risk almak yerine günümüzde robot yollamak da araştırmanın salahiyeti açısından çok fark eden bir nitelikte değil, hatta daha avantajlı. falan filan.
hadi bu militarist bakışaçısını geçtim, insan yollayıp risk almak yerine günümüzde robot yollamak da araştırmanın salahiyeti açısından çok fark eden bir nitelikte değil, hatta daha avantajlı. falan filan.
0
Gidilmiyor ama ay üstünde çalışmalar sürüyor. Geçen yıl yüzeyinde bomba patlatıp uzaya sıçrayan ay tozu bulutunun tayfını inceleyerek ne kadar su bulunduğunu falan araştırdılar. Tabi sadece su değil. Bunun dışında ay doğrudan insanların gidip ortaya çıkarmasını gerektirecek bir bilinmezliğe sahip değil diye düşünüyorum. Şimdiki teknolojiyle bu aşamada yapılan araştırmalar insanların gitmesini gerektiren şeyler değil. Dünyadan da yapılabiliyor. Ne zaman kaynakları hammadeye dönüştürmesi için robotların kurulumunda insanlara ihtiyaç olur o zaman gider insanlar. ama o bile olmayabilir. Robotları başka robotlar kurabilir. Bir daha ay'a hiç insan ayak basmayabilir hatta. Turistik gezi dışında tabi...
0
ben bu soruyu eski bir nasa çalışanı şimdinin conisi olan bir amerikalı'ya sormuştum.
ilk ay görevleri amerikan halkı ve dünya tarafından çok büyük ilgi çekmişti. ondan sonra pek ilgi çekmemeye başladı. apollo 13 filmini izlediysen eğer orada astoronotlar pek ilgi çekmediklerinden hayıflanıyordu. o sıralar büyük bir savaş karşıtlığı var dünyada. amerika da vietnam savaşıyla, soğuk savaş'la uğraşıyor.. maddi bir yük tabi bu da. zaten ay'la alakalı çoğu bilgi elde edildi. sovyetler'e karşı üstünlüğünü de kanıtladı. ay'a insan yollama projelerini askıya alıyor amerikan hükümeti. mars'a ve diğer gezegenlere odaklanıyorlar.
ay'da bir şey değişmez. şu fotoğraf bile binlerce yıl orada öyle duracak.
i.imgur.com
ilk ay görevleri amerikan halkı ve dünya tarafından çok büyük ilgi çekmişti. ondan sonra pek ilgi çekmemeye başladı. apollo 13 filmini izlediysen eğer orada astoronotlar pek ilgi çekmediklerinden hayıflanıyordu. o sıralar büyük bir savaş karşıtlığı var dünyada. amerika da vietnam savaşıyla, soğuk savaş'la uğraşıyor.. maddi bir yük tabi bu da. zaten ay'la alakalı çoğu bilgi elde edildi. sovyetler'e karşı üstünlüğünü de kanıtladı. ay'a insan yollama projelerini askıya alıyor amerikan hükümeti. mars'a ve diğer gezegenlere odaklanıyorlar.
ay'da bir şey değişmez. şu fotoğraf bile binlerce yıl orada öyle duracak.
i.imgur.com
0
aya gitmenin bi faydası olmadığı içindir belki de. atmosfer yok, doğal olarak hava yok,su zaten yok. yani orada bi yerleşim kurabilmek mümkün değil.
turistik gezi düzenlemek için çok pahalı, maliyeti kurtarıp kara geçebilecek bi fiyata düzenlenecek turlara para verip gidebilecek kaç kişi var. ölü yatırım olur.
bilimsel araştırma yapmak için desen, teknoloji ilerledi, aydaki koşulların aynısını,yer çekimsiz, havasız vs laboratuar ortamında kurabilmek mümkünken gitmeye gerek yok. örnek alma işi zaten yapıldı, taştır, kumdur, mikro organizmadır. oradan getirilen malzemeler de inceleniyor. niye gidilsin ki daha?
turistik gezi düzenlemek için çok pahalı, maliyeti kurtarıp kara geçebilecek bi fiyata düzenlenecek turlara para verip gidebilecek kaç kişi var. ölü yatırım olur.
bilimsel araştırma yapmak için desen, teknoloji ilerledi, aydaki koşulların aynısını,yer çekimsiz, havasız vs laboratuar ortamında kurabilmek mümkünken gitmeye gerek yok. örnek alma işi zaten yapıldı, taştır, kumdur, mikro organizmadır. oradan getirilen malzemeler de inceleniyor. niye gidilsin ki daha?
0
boşa niye o kadar masraf yapsınlar hacı? aya gidip napacaklar? gitmişler bir kere görmüşler tamam işte. her hafta aya ziyaret mi yapılsın?
0
ne güzel bissürü süper cevaplar verdiniz lan, aydınlandım mutlu oldum gece gece, eyvallah. leylek dahil her kuşa hallenen bir millet olan amerikanların sırf bir işe yaramıyor ve masraflı diye sükseli bir hareket yapmamasını yadırgıyorum ben. bir grup insanı aya çıkartsınlar, en az felix'in atlaması kadar ilgi çeker ve olay olur. ileride büyük adam olursam ben gidicem ay'a, cevap veren siz güzel insanların nicklerini de sprey boya ile yazıcam dağa taşa. o değil de, sprey boya da işe yaramaz orada dimi?
0
gidilirse tritium için gidilir, rusların projesi var bu konu hakkında, hindistanda ilgili bayağı, amerika zaten biri gitmeye kalksa hemen ilk ben gitmiştim tamam mı diye atlar, özel madencilik ve enerji şirketlerinin de projeleri var şu an için.
ama uzunca bir süredir gelen giden olmamasının sebebi tamamen duygusal, aya gitmek tuzlu ve meşakatli malüm.
en.wikipedia.org
ama uzunca bir süredir gelen giden olmamasının sebebi tamamen duygusal, aya gitmek tuzlu ve meşakatli malüm.
en.wikipedia.org
0
zendepo
Herkesin üzerinde olan yada çok renkli, sporcu işi şeyler olmasın. Siz nerelerden alıyorsunuz bunu?
Herkesin üzerinde olan yada çok renkli, sporcu işi şeyler olmasın. Siz nerelerden alıyorsunuz bunu?
0
neden sweatshirt? spor olmasın diyorsan gömlek, gömlek üstüne triko/hırka, basic tshirt üzerine hırka dene?
0
gap'te var ama bence çok pahalı(130 civarı yamulmuyorsam), pull and bear'den aldım ben kapüşonlu, orada daha çok casual şeyler var. mudo'ya da bakabilirsin.
0
üzerinde kocaman GAP yazarak reklam yapan ve çoğu kişide gördüğüm bu sweatleri üzerine para verseler giymem. bence bell marka üzerinde düşünmek yerine alışveriş için dolandığın yerlerde sade -en fazla iki renkten oluşan, kendin de zaten renkli olmasın demişsin- ve markayı gözüne sokmayacak şekilde köşesinde ufacık harflerle kullanan markalar olabilir. Mesela Boyner alışveriş mağazalarının ilgili bölümünde en az 10 markaya ait sweatler bulabilirsin, bir incele, karşılaştır bakalım.
kişisel görüşümdür, sweatleri spor kıyafetlerle -kot pantolon değil elbette- kombine etmek daha anlamlı.
kişisel görüşümdür, sweatleri spor kıyafetlerle -kot pantolon değil elbette- kombine etmek daha anlamlı.
0
ondkz
nerden izleyeceğiz gs-juve maçını ?
nerden izleyeceğiz gs-juve maçını ?
0
d-smart grup maçlarında 3 maç yayınlama hakkını kullandığından kesinlikle star'da olacak.
0
istanbul beyefendisi
Sevgili Froyt abiler.Su videonun keyif verme sebebi nedir pisikonojik olarak...http://www.youtube.com/watch?v=bmAJIAiMOdA
0
türklerin iş makinesi izleme geleneğinden.
o değil de iş makinası olsada izlesek şöyle doyasıya.
o değil de iş makinası olsada izlesek şöyle doyasıya.
0
porno izlemekle aynı mantık. kutu kola ezerken mutlu olan, o ezilme sesi hoşuna giden insan aynı zamanda o kutuyu düzgün ezemediği için buruk bir mutluluk yaşar çoğu zaman. ama bu makine hem o sesi veriyor hem de eylemi olması gerektiği gibi yapıyor; tıpkı porno gibi.
0
küçükken bu kutuları ezip top yapmışlığımız var sokak aralarında. o bilinçaltına etki edip sana o günleri hatırlatıyor olabilir.
hey gidi 90lar :)
hey gidi 90lar :)
0
gecen günlerde avusturyada geziyorum bir insaati yikiyor makina. izleyen bir adam vardi. dedim kesin türktür bu ve türk de cikti.
0
baba jo
üzerindeki "yılların yorgunluğundan" görüldüğü üzere milattan önce 400'den kalma bir ses sistemim var. hoparlörlerin girişi yine görülebileceği üzere genel kullanıma uygun değil. hoparlörün kendi üzerinde de aynı şekilde + ve - kutuplar var, aynı şekilde bağlıyorsun. sorum şu: ben bu hoparlör girişl
üzerindeki "yılların yorgunluğundan" görüldüğü üzere milattan önce 400'den kalma bir ses sistemim var. hoparlörlerin girişi yine görülebileceği üzere genel kullanıma uygun değil. hoparlörün kendi üzerinde de aynı şekilde + ve - kutuplar var, aynı şekilde bağlıyorsun. sorum şu: ben bu hoparlör girişlerini 3.5 mm jaklı hale getirip bilgisayarda kullanabilir miyim? olursa nasıl olur?(tekrar soru)
büyük düzeltme: ben olayı baştan yanlış anlatmışım ya la, ses sistemi yazmışım yanlışlıkla, bu alet bir müzik seti. yani giriş çıkış farkları vardır elbet diye düzeltme yapayım dedim, biraz geç oldu ama yeni fark ettim kusura bakmayın.
büyük düzeltme: ben olayı baştan yanlış anlatmışım ya la, ses sistemi yazmışım yanlışlıkla, bu alet bir müzik seti. yani giriş çıkış farkları vardır elbet diye düzeltme yapayım dedim, biraz geç oldu ama yeni fark ettim kusura bakmayın.
0
Video out yeri gibi kırmızılı falan audio yeri olması lazım ben de öyle bi kablo var bir ucu jack bir ucu böyle kırmızı, beyaz. Onunla yapıyorum.
0
audio çıkışı var ama hoparlörde değil cihazın kendisinde var. eski olduğu için radyo hariç diğer özellikleri çalışmıyor, ben de hoparlörlerinden faydalansam diye düşünmüştüm. denizrocket gibi bir arkadaşım daha dedi ses kartı yanabilir diye, hoparlörün bilmem bişeyleri daha fazlaysa (watt, direnç vb.) ses kartı zarar görebilir dedi, bi tırstım.
0
audio değil de "aux" isminde bi çıkış olması lazım. yani bilsiyarınız kaset çalar gibi işlem görecek, sinyal amfiden speakerlara gidecek. speakerları direk bağlayamazsın sanırım. bütün girrişlerin bir fotoğrafını çeksen belki daha iyi yardımcı olabiliriz.
0
anladığımız doğru ise hoparlörü direkt olarak pc ye takmak istiyorsun.
bu olmaz, ses kartları sadece sinyal verirler. büyük bir hoparlörü çalıştıracak güçleri yoktur.
arkadaşalrın dediği gibi cihazın radyosu çalışıyorsa aux yada benzeri girişleride çalışıyordur.
pc den çıkan sinyali aux yada audio in yazan kısma girersen, ve cihazın menüsünden ilgili yere geldiğinde pc nin sesi bu cihazın hoparlöründen gelir.
bütün giriş çıkışı gösteren bir foto çek koy, daha ayrıntılıda anlatırız.
bu olmaz, ses kartları sadece sinyal verirler. büyük bir hoparlörü çalıştıracak güçleri yoktur.
arkadaşalrın dediği gibi cihazın radyosu çalışıyorsa aux yada benzeri girişleride çalışıyordur.
pc den çıkan sinyali aux yada audio in yazan kısma girersen, ve cihazın menüsünden ilgili yere geldiğinde pc nin sesi bu cihazın hoparlöründen gelir.
bütün giriş çıkışı gösteren bir foto çek koy, daha ayrıntılıda anlatırız.
0
aux yazan bir çıkış yok ama ben yine de çektim bütün giriş/çıkışların fotoğrafını.
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
u1312.hizliresim.com
0
baba jo
üzerindeki "yılların yorgunluğundan" görüldüğü üzere milattan önce 400'den kalma bir ses sistemim var. hoparlörlerin girişi yine görülebileceği üzere genel kullanıma uygun değil. sorum şu: ben bu hoparlör girişlerini 3.5 mm jaklı hale getirip bilgisayarda kullanabilir miyim? olursa nasıl olur?
üzerindeki "yılların yorgunluğundan" görüldüğü üzere milattan önce 400'den kalma bir ses sistemim var. hoparlörlerin girişi yine görülebileceği üzere genel kullanıma uygun değil. sorum şu: ben bu hoparlör girişlerini 3.5 mm jaklı hale getirip bilgisayarda kullanabilir miyim? olursa nasıl olur?
0
hoparlörün arkasında da sadece yukarıdaki gibi tel girişi var, farklı kablo takılmıyor.
0
@neronnuri doğru kabloyu vermiş. Eliniz bu işlere yatkınsa şöyle yapabilirsiniz. O kablodaki siyah ve kırmızı uçları kesip kabloyu açacaksınız. Kestiğinizde içinden 2 tane tel çıkacak her birinden. Her hoparlördeki çiftliyi, bu 2 lilerle eşleştirip bantlayın.
Mesela kırmızıyı kestiniz, kabloyu sıyırdınız. 2 tane tel grubu çıkacak. Sol hoparlördeki uçları, bunlara ayrı ayrı birleştirip bantlayacaksınız. Sonra diğer siyah ucu.
Ya aslında çok kolay. Ben anlatamadım. Mutlaka birisi benden daha iyi anlatacaktır. Ama öyle yapılıyor. Eliniz yatkınsa bu işlere kesin yaparsınız.
Not: Bunu dışarda çok ucuza yaparlar söyleyim. Kabloyu götürüp kolonlarıda bıraksanız 5lira verseniz olur. Daha sağlam olur hemde. Eğer elinizden gelmiyorsa tabi.
Mesela kırmızıyı kestiniz, kabloyu sıyırdınız. 2 tane tel grubu çıkacak. Sol hoparlördeki uçları, bunlara ayrı ayrı birleştirip bantlayacaksınız. Sonra diğer siyah ucu.
Ya aslında çok kolay. Ben anlatamadım. Mutlaka birisi benden daha iyi anlatacaktır. Ama öyle yapılıyor. Eliniz yatkınsa bu işlere kesin yaparsınız.
Not: Bunu dışarda çok ucuza yaparlar söyleyim. Kabloyu götürüp kolonlarıda bıraksanız 5lira verseniz olur. Daha sağlam olur hemde. Eğer elinizden gelmiyorsa tabi.
0
uslanmazyazar
yayınevi çocuk kitapları basacak sadece. böyle cicili bicili şeyler...fikirlerinizi bekliyorum.
yayınevi çocuk kitapları basacak sadece. böyle cicili bicili şeyler...
fikirlerinizi bekliyorum.
fikirlerinizi bekliyorum.
0
hope ender
selam. şimdiye dek hiç facebook hesabım olmadı. demin, biraz fikir almak amacıyla bir arkadaşımın hesabına girip azcık kurcaladım. merak ettiğim şeyler var, yanıtlarsanız sevinirim.şimdi ben bir hesap açmak istiyorum, bazı bağlantılarıma tek bir elden ulaşabilmek için linkedin yetmiyor. ama diyorum
selam. şimdiye dek hiç facebook hesabım olmadı. demin, biraz fikir almak amacıyla bir arkadaşımın hesabına girip azcık kurcaladım. merak ettiğim şeyler var, yanıtlarsanız sevinirim.
şimdi ben bir hesap açmak istiyorum, bazı bağlantılarıma tek bir elden ulaşabilmek için linkedin yetmiyor. ama diyorum ki;
1. google da adım soyadım aratıldığında bu hesap çıkmasın
2. fb da adım soyadım aratıldığında bulunamayayım
3. kimsenin arkadaşlarında, gruplarda o listede gözükmiyeyim
4. yalnızca benim ekleyeceğim insanlar beni görsünler
hepsi birden mümkün mü?
şimdi ben bir hesap açmak istiyorum, bazı bağlantılarıma tek bir elden ulaşabilmek için linkedin yetmiyor. ama diyorum ki;
1. google da adım soyadım aratıldığında bu hesap çıkmasın
2. fb da adım soyadım aratıldığında bulunamayayım
3. kimsenin arkadaşlarında, gruplarda o listede gözükmiyeyim
4. yalnızca benim ekleyeceğim insanlar beni görsünler
hepsi birden mümkün mü?
0
benim de hesabım yok ama ilk isteğin hariç diğeri mümkün diye biliyorum. ilkine emin değilim hacıt.
0
1-2-profil fotosu koymazsanız, görünseniz de sadece isim görünür ki bu anonimliğinize halel getirmez sanırım.
3-4-listelerde görünmemek için güvenlik ayarlarında seçenekler var. "sadece arkadaşlarım görsün, arkadaşlarımın arkadaşları görmesin" diyebilirsiniz.
3-4-listelerde görünmemek için güvenlik ayarlarında seçenekler var. "sadece arkadaşlarım görsün, arkadaşlarımın arkadaşları görmesin" diyebilirsiniz.
0
hepsini kısmen sağlayabileceğin ufak bir detay var: eğer ismin/soyisminde ı ve i varsa hepsini i veya ı yap, ı'ları l yap veya tam tersi. yani bakıldığında çok fark etmeyecek şekilde ismini değişik kaydet benzer harfleri kullanarak. zaten çok aşırı nadir isim-soyisim kombinasyonuna sahip değilsen adını yazıp arattığında senin sayfan çıkmaz, senden daha önce kayıtlı olanların çıkar. arkadaşlarından birinin arkadaşları açıksa seni görürler, açık gruplara üye olursan yine görürler.
0
yemrem
hem internet explorer'da hem de google chrome'da yeni sekmede reklam açılıp duruyor. google chrom'u silip baştan yükledim, en azından bunu problemsiz kullanabileyim diye ama hiçbir şey farketmedi. yüklediğim malware programları da bir işe yaramıyor.ne yapabilirim?
hem internet explorer'da hem de google chrome'da yeni sekmede reklam açılıp duruyor. google chrom'u silip baştan yükledim, en azından bunu problemsiz kullanabileyim diye ama hiçbir şey farketmedi. yüklediğim malware programları da bir işe yaramıyor.
ne yapabilirim?
ne yapabilirim?
0
yüksek ihtimalle istemeden kurduğun bir program ya da eklenti yüzünden böyle oluyor. programlarını gözden geçir, gözüne takılan bir tanesini araştır bak ne işe yarıyor, önemli değilse sil.
0
ie yi ve chrome u çalıştırdığın kısayola sağ tıkla, özellikler de. hedef kısmının chrome.exe" şeklinde falan bitmesi lazım, eğer tırnak işaretinden sonra - ile başlayan bir şeyler varsa onları sil.
0
büyük ihtimalle masaüstünde gördüğün explorer ve chrome ikonları aslında bu programların orjinallerine ait değiller. masaüstünde ki explorer ve chrome kısayollarını sil.
C ya da nerede kuruluysa oraya gir Chrome ve explorer'ın app'lerinin kısayollarını masaüstüne at. bunlar orjinal shortcut'lar olacaktır. bunlarla reklamsız orjinal anasayfaları görüceksin.
C ya da nerede kuruluysa oraya gir Chrome ve explorer'ın app'lerinin kısayollarını masaüstüne at. bunlar orjinal shortcut'lar olacaktır. bunlarla reklamsız orjinal anasayfaları görüceksin.
0
gobraa
Merhaba,Videonun başında konuşan adam hangi aksanla konuşuyor?Avustralya dedim ben ama?http://www.youtube.com/watch?v=--aA8cYf6sY
Merhaba,
Videonun başında konuşan adam hangi aksanla konuşuyor?
Avustralya dedim ben ama?
www.youtube.com
Videonun başında konuşan adam hangi aksanla konuşuyor?
Avustralya dedim ben ama?
www.youtube.com
0
pinar123
D&R’da falan satılanlar dışında meselahttp://riflepaperco.com/category/Journals/c53http://www.anthropologie.eu/anthro/product/home-booksstationery-stationery/7580433260003.jsphttp://www.anthropologie.com/anthro/product/home-office/24712002.jsphttp://www.kikki-k.com/365-days-dreaming-3917http://www.m
D&R’da falan satılanlar dışında mesela
riflepaperco.com
www.anthropologie.eu
www.anthropologie.com
www.kikki-k.com
www.modcloth.com
www.modcloth.com
şu adreste görülenler gibi farklı not defterleri/ kırtasiye malzemeleri bulabileceğim kıyıda köşede kalmış bir yer var mı İstanbul’da?
riflepaperco.com
www.anthropologie.eu
www.anthropologie.com
www.kikki-k.com
www.modcloth.com
www.modcloth.com
şu adreste görülenler gibi farklı not defterleri/ kırtasiye malzemeleri bulabileceğim kıyıda köşede kalmış bir yer var mı İstanbul’da?
0
kabalcı ve nezih kırtasiyelerde satılan morning glory ürünlerini ben baya beğeniyorum güzel şeyler oluyor onlara bir bak istersen
0
avansas.com'dan alıyorum ben genelde, bedava kargoyla geliyor mis.
beklemeye hazırım derseniz www.dinodirect.com var, orada da kargo bedava olması lazım.
beklemeye hazırım derseniz www.dinodirect.com var, orada da kargo bedava olması lazım.
0
ondkz
En iyi ayar hangisi ? Ayrıca tavuktan esinlenen bir kamera olayına girmiş Lg. Kameranın içinin oynadığını söylüyor ama ben pek çözemedim :/
En iyi ayar hangisi ? Ayrıca tavuktan esinlenen bir kamera olayına girmiş Lg. Kameranın içinin oynadığını söylüyor ama ben pek çözemedim :/
0
izlediğim bir incelemede telefonun otomatik çekim modunun kötü olduğu, ışık/yakınlık gibi durumlara göre kullanıcının yapacağı ayarların kaliteyi arttıracağı söyleniyordu. bunun için biraz fotoğrafçılık bilgisi gerekiyor tabi, bu konuda bir araştırma faydalı olabilir. inceleme de şöyle:
www.youtube.com
ois denen nane var, bir nevi amortisör diyebiliriz. antik.eksisozluk.com
normalde lensi falan daha kalınlaştırır bu nane ama o da telefonun arkasında çıkıntı oluşturur lumia serilerindeki gibi, bunu istemediği için gerçek manada bir sistem kuramamış lg. bu sebeple çok başarılı olmadığını söyleyebiliriz, özellikle en lazım olduğu video çekimlerinde. yine de hiç yok da diyemeyiz tabi.
www.youtube.com
ois denen nane var, bir nevi amortisör diyebiliriz. antik.eksisozluk.com
normalde lensi falan daha kalınlaştırır bu nane ama o da telefonun arkasında çıkıntı oluşturur lumia serilerindeki gibi, bunu istemediği için gerçek manada bir sistem kuramamış lg. bu sebeple çok başarılı olmadığını söyleyebiliriz, özellikle en lazım olduğu video çekimlerinde. yine de hiç yok da diyemeyiz tabi.
0
topkapiaksaray
Şimdi tam çıkarken aklıma geldiArkadaş aşağıda yazmış işte ihtimalleri Köpek tarafından öldürülme ihtimaliniz bilmem kaçta kaç diyeBana göre olasılık diye bir şey yok, hatta saçmalık; bana göre hayat 1 ve 0 dan ibaretAmeliyatta ölme ihtimali %95 çok riskli " olur mu lan öyle şey ihtimal şu:Ya ölür y
Şimdi tam çıkarken aklıma geldi
Arkadaş aşağıda yazmış işte ihtimalleri
Köpek tarafından öldürülme ihtimaliniz bilmem kaçta kaç diye
Bana göre olasılık diye bir şey yok, hatta saçmalık; bana göre hayat 1 ve 0 dan ibaret
Ameliyatta ölme ihtimali %95 çok riskli " olur mu lan öyle şey ihtimal şu:
Ya ölür ya ölmez: ihtimal yüzde elli
Verilecek her örnekte tek diyeceğim gene bu olur: elli elli.
Gerisi tamamen istatistik başka bir şey değil ama ihtimal olasılık bilmem şu kadar bu kadar denilmesi saçmalık.
Hatta arkadaş esprili yaklaşmış herhalde bulamamış biri buradan, ben bir sürü fb de ons sa ve hatta sonunda sevgilimi de buradan buldum.
Peşin edit bilimsel açıklamalar dönmesin fazla: sadece 1 ve 0 mantığı yanlış mı? Teorik fizikçiyim, olasılığın sonu hep 1 ve 0 a çıkıyor zira.
Arkadaş aşağıda yazmış işte ihtimalleri
Köpek tarafından öldürülme ihtimaliniz bilmem kaçta kaç diye
Bana göre olasılık diye bir şey yok, hatta saçmalık; bana göre hayat 1 ve 0 dan ibaret
Ameliyatta ölme ihtimali %95 çok riskli " olur mu lan öyle şey ihtimal şu:
Ya ölür ya ölmez: ihtimal yüzde elli
Verilecek her örnekte tek diyeceğim gene bu olur: elli elli.
Gerisi tamamen istatistik başka bir şey değil ama ihtimal olasılık bilmem şu kadar bu kadar denilmesi saçmalık.
Hatta arkadaş esprili yaklaşmış herhalde bulamamış biri buradan, ben bir sürü fb de ons sa ve hatta sonunda sevgilimi de buradan buldum.
Peşin edit bilimsel açıklamalar dönmesin fazla: sadece 1 ve 0 mantığı yanlış mı? Teorik fizikçiyim, olasılığın sonu hep 1 ve 0 a çıkıyor zira.
0
camdan atlarsam ya öleceğim ya ölmeyeceğim ve felç kalacağım. doğru mu anlamışım?
0
limit kavramı da bununla alakalı olmalı. elbet 1'e ya da 0'a yaklaşacak veriler. sonunda da 1 ya da 0'dan biri olacak. mantıklı bir görüş.
0
a noktasında b veya c noktasına gidilebiliyor farzedelim.
a'dan b'ye 2 yol; a'dan c'ye 5 yol olsun.
rastegele bir yol seçersek;
a'dan b'ye gitme olasılığımız 2/7
a'dan c'ye gitme olasılığımız 5/7
sonuçta b veya c olmak üzere 2 seçenek var, ama rastgele seçimlerle c'ye gitme olasılığımız daha yüksek.
a'dan b'ye 2 yol; a'dan c'ye 5 yol olsun.
rastegele bir yol seçersek;
a'dan b'ye gitme olasılığımız 2/7
a'dan c'ye gitme olasılığımız 5/7
sonuçta b veya c olmak üzere 2 seçenek var, ama rastgele seçimlerle c'ye gitme olasılığımız daha yüksek.
0
Diyelimki her şeh fifti fifti ama bir sapma ya da değişken bu yarı yarıya durumunu değiştirecek ama gene de sonuca götürecek.
Yani kimse ameliyattan %95 ölü çıkmıyor ya ölüyor ya kalıyor?
Yani kimse ameliyattan %95 ölü çıkmıyor ya ölüyor ya kalıyor?
0
olay zaten "sadece 1 ve 0 olmayacak" değil ki. 1 veya 0 olmasının olasılığından bahsediliyor. cam örneğinden gidelim: camdan atlarsam öleceğim ya da ölmeyeceğim. ölmek 1 olsun, yaşamak 0. 2 metre yerden atlarsan 0'ın yaşanma olasılığı daha fazladır. 200 metre yerden atlarsam 1'in yaşanma olasılığı daha fazladır.
0
Rastgele seçimlerle milyar kere de denense ve hep b ye gidilse itiraz edebilir misin olasılık ilmi öyle ksbul etmiyor ama diyebilir miyiz?
0
Diyelim ki 2 metreden düşüp öldü kişi, diğeri 200 metreden düştü ölmedi. Tutarlı istatistik ya da 1 veya 0 a ne kadar denk gelindiği ihtimali gene de sdı üstünde olasılık ve ihtimal olarak kalıyorsa bunların tamamı neye yarıyor?
0
istatistik dersi hocam şöyle derdi:
istatistik yalan söyleme sanatıdır. istediğin yalanı istediğin kılıfa uydurarak söyleyebilirsin istatistikte.
***
aslında olay gerçekten de 1'ler ve 0'lar. diğerleri teferruat.
istatistik yalan söyleme sanatıdır. istediğin yalanı istediğin kılıfa uydurarak söyleyebilirsin istatistikte.
***
aslında olay gerçekten de 1'ler ve 0'lar. diğerleri teferruat.
0
Teorik fizikçi olup da istatistiği ve olasılığı reddetmen çok vahim hatta üzücü. bizim bilim insanının aşması gereken çok yol var. bilimselliğe girmeye gerek yok demişsin o zaman sana bir İSTATİSTİK çi olarak söyleyim, düşüncen tamamen yanlış dostum. Biraz olasılık teorisi kitapları okumanı tavsiye ederim.
Ama bir kaç temel bilgi eklemeden de geçemeyeceğim, genel kültür olması adına. bahsettiğin ya ölür ya ölmez zaten tek başına değerlendirdiğinde bernolli denemesi adını alır. Yani sen pencereden düştüğünde ya ölürsün ya da ölmezsin bu doğru, bunu 1 ya da 0 olarak değerlendirmen de doğru ama senin değerlendirmen şekliyle değil, içini doldurmak lazım. bir bernolli deneyini olursa 1 ( true) olmazsa 0 ( false ) yani boolean değişken olarak değerlendirirsin zaten. Ancak 1 ya da 0 olacak olması onun 50% olasılık ile gerçekleşeceği anlamına gelmez. Bir diğeri de binomdur, binom da aynı koşullarda art arda yapılan bernolli denemelerinden oluşur. Bunda da başarı ve başarısızlık vardır yani boolean değişken vardır ya olur ya olmaz 1, 0, true, false artık nasıl isimlendirirsen sana kalmış. Ama olasılık dediğin gibi 50% değildir asla. Olasılığı bir arkadaş sana az önce kumar oyunu ile açıklamış, sen kendi teorine kesin inanıyor ve olasılık saçma diyorsan o oyuna muhakkak katıl ve o arkdaşı zengin et isterim. Ya da teorini çökertmen için sana bir ipucu vereyim, en azından otur evde kendin bernolli denemeleri yap art arda yani bir binom deneyi elde et. Bir torbanın içine 10 tane top koy bunlardan 1 tanesi kırmızı diğerleri siyah olsun. Bakmadan bir top çektiğiinde ya kırmızı gelir, ya da siyah gelir. Siyah gelmesi 1 olsun, kırmızı gelmesi 0 olsun. Bu deneyde bir top çektiğinde kırmızı gelme olasılığı 1/10 dur. siyah çemke olasılığı da 9/10 dur. farklı zamanlarda üst üste 20 kere top çek( çektiğin topu sonra tekrar içine atıp tekrar çekeceksin) her 20 çekiminde kaç siyah kaç kırmızı geldiğini kaydet. 3 farklı 20şerli grupta da 10 kırmızı 10 siyah top veya 10-10 a yaklaşık değer bulamayacaksın. Bir arkadaş da limitin olasılığının 1/2 ye yani 50% ye yaklaşacağından bahsetmiş. O her iki cevabın da 50% olduğu bilindiği durumda geçerlidir. Yani paranın atılması deneyinde yazı ya da tura gleme olasılığı merkezi limit teoreminde 50% olur. Neyse sen dediğim deneyi bi uygula da fikirlerin biraz değişsin.
Ama bir kaç temel bilgi eklemeden de geçemeyeceğim, genel kültür olması adına. bahsettiğin ya ölür ya ölmez zaten tek başına değerlendirdiğinde bernolli denemesi adını alır. Yani sen pencereden düştüğünde ya ölürsün ya da ölmezsin bu doğru, bunu 1 ya da 0 olarak değerlendirmen de doğru ama senin değerlendirmen şekliyle değil, içini doldurmak lazım. bir bernolli deneyini olursa 1 ( true) olmazsa 0 ( false ) yani boolean değişken olarak değerlendirirsin zaten. Ancak 1 ya da 0 olacak olması onun 50% olasılık ile gerçekleşeceği anlamına gelmez. Bir diğeri de binomdur, binom da aynı koşullarda art arda yapılan bernolli denemelerinden oluşur. Bunda da başarı ve başarısızlık vardır yani boolean değişken vardır ya olur ya olmaz 1, 0, true, false artık nasıl isimlendirirsen sana kalmış. Ama olasılık dediğin gibi 50% değildir asla. Olasılığı bir arkadaş sana az önce kumar oyunu ile açıklamış, sen kendi teorine kesin inanıyor ve olasılık saçma diyorsan o oyuna muhakkak katıl ve o arkdaşı zengin et isterim. Ya da teorini çökertmen için sana bir ipucu vereyim, en azından otur evde kendin bernolli denemeleri yap art arda yani bir binom deneyi elde et. Bir torbanın içine 10 tane top koy bunlardan 1 tanesi kırmızı diğerleri siyah olsun. Bakmadan bir top çektiğiinde ya kırmızı gelir, ya da siyah gelir. Siyah gelmesi 1 olsun, kırmızı gelmesi 0 olsun. Bu deneyde bir top çektiğinde kırmızı gelme olasılığı 1/10 dur. siyah çemke olasılığı da 9/10 dur. farklı zamanlarda üst üste 20 kere top çek( çektiğin topu sonra tekrar içine atıp tekrar çekeceksin) her 20 çekiminde kaç siyah kaç kırmızı geldiğini kaydet. 3 farklı 20şerli grupta da 10 kırmızı 10 siyah top veya 10-10 a yaklaşık değer bulamayacaksın. Bir arkadaş da limitin olasılığının 1/2 ye yani 50% ye yaklaşacağından bahsetmiş. O her iki cevabın da 50% olduğu bilindiği durumda geçerlidir. Yani paranın atılması deneyinde yazı ya da tura gleme olasılığı merkezi limit teoreminde 50% olur. Neyse sen dediğim deneyi bi uygula da fikirlerin biraz değişsin.
0
Yahu mesleği yazmamın sebebi,zaten böyle örnekler vermeyin sadece,1 ve 0 ı tartışalım diyeydi. Hala da oyle.
kumar oynayalım ciddiyim,
1000 lira koyalım hemen akşam istanbulda isen
bir torbanın içine 100 siyah koyalım bir beyaz bir de ortaya bir tabanca koyalım ben beyazdan yanayım sen siyahtan kaybeden oldursun kendini,ya kazanacaksın ya kaybecek.
ama şu değişmez unutma o torbanın içinden iki olurdan biri çıkacak olasılık 50-50
yani dediğim odur ki eşlenik ihtimal yani kati 1 i ya da sıfırı bozan bir şey varsa bu tamamına hükmeder.
kumar oynayalım ciddiyim,
1000 lira koyalım hemen akşam istanbulda isen
bir torbanın içine 100 siyah koyalım bir beyaz bir de ortaya bir tabanca koyalım ben beyazdan yanayım sen siyahtan kaybeden oldursun kendini,ya kazanacaksın ya kaybecek.
ama şu değişmez unutma o torbanın içinden iki olurdan biri çıkacak olasılık 50-50
yani dediğim odur ki eşlenik ihtimal yani kati 1 i ya da sıfırı bozan bir şey varsa bu tamamına hükmeder.
0
Sadece %95 risk için konuşuyorum, o risk o hastaya özgü değil. Aynı koşullarda aynı veya benzer ameliyatı olan kişilerin sonuçlarına göre yapılan bir genelleme. Sizin hastanızın kurtulması yine 0 veya 1dir ama kurtulmasını etkileyen faktörler vardır 0a veya 1e yaklaştırır. Zar örneğindeki gibi. Sonuçta ya gelir ya gelmez ama ona gelecek alternatifler daha fazladır. 12456 vs 3.
0
Ve şu, 10 top: 3 mavi 3 sarı 1 beyaz 3 yeşil toptan oluşan herhangi bir dağıtım deneyinde gelme sayılarına bakılıp bunun milyarlarca tekrarlanması ve her milyar tekrarın bir kayıt altına alınıp mevcut oranlarda: 3-3-1-3 çıktığı durumu her on trilyon çekimde 1 trilyon beyaz çıkması durumunu düşünürsek, böyle olması gayet doğal bir sonuç diyebiliyoruz, bunda beis yok. Ya bir tane bile çıkmasa yanlış diyebilir miyiz?
0
İyi de bunların tamamı sadece istatistik verisi olarak kalması lazım 12456 vs 3 değil bir beyaz ve trilyon siyah topun içine elimi attığım ilk deneyde elime beyaz top geliyorsa ve ikinci atışta mecburen sadece siyah top geliyorsa ve hiçbir şey olayın sadece olasılık gereği olduğunu değiştirmiyorsa yani katilik yoksa ve ya beyaz gelir,ya siyah gerçeği değişmiyorsa diyeceğim kıssadan şudur: olasılığın bilimde yeri yok gibi be. İstatistikse mesele ona tek şey diyemem zaten.
ve virgüller bitişik çıkıyor affola
ve virgüller bitişik çıkıyor affola
0
aslında şimdi düşündüm de milyarlarca trilyonlarca defa farklı toplar çeksek ve bu sonuçları yazsak. ve bu deneyi aynı miktarlarda bir daha tekrarlasak elimize hiçbir sonuç geçmez. mantıklı olarak yani istatistiksel olarak da bir şey ifade etmiyor sadece oran veriyor değil mi?
fakat nasıl desem topun çekiliş açısı, hızı,kuvveti gibi etmenleri de hesaplayıp belli bir başarıya ulaşılırsa ya da beklenen başarı olmazsa, ki zaten o zaman ihtimalden çıkıyor. azcık saçmaladım.
fakat nasıl desem topun çekiliş açısı, hızı,kuvveti gibi etmenleri de hesaplayıp belli bir başarıya ulaşılırsa ya da beklenen başarı olmazsa, ki zaten o zaman ihtimalden çıkıyor. azcık saçmaladım.
0
Herkes einstein olmus, 450 yillik olasilik bilimini aslinda yanlis biliyormusuz. Hayir sayisal bir bolumde de okumussunuz, su iddianizi bir paper a dokun bari de (bkz: Fields madalyası) ni ulkemize getirin.
Neyse, her seyin ihtimali 1 ve 0 dir dolayisiyla %50 dir diyen arkadaslar, lutfen kirmizi isikta karsidan karsiya gecin. Ne de olsa, kurallara uysaniz da uymasaniz da trafik kazasinda olme ihtimaliniz %50 . Hatta su yerine camasir suyu icin, ikisinde de olme ihtimaliniz %50.
Neyse, her seyin ihtimali 1 ve 0 dir dolayisiyla %50 dir diyen arkadaslar, lutfen kirmizi isikta karsidan karsiya gecin. Ne de olsa, kurallara uysaniz da uymasaniz da trafik kazasinda olme ihtimaliniz %50 . Hatta su yerine camasir suyu icin, ikisinde de olme ihtimaliniz %50.
0
hjarteblod
Telefonda, yüz yüze falan her türlü. Konuşurken sık sık kelimedeki harflerin yerlerini kafamda değiştirip söylüyorum. Mesela "yapabilirim" demek isterken "yapalibirim" demiş bulunuyorum. Ya da mesela "yaptım" demek isterken son anda "yapacaktım" demek istiyorum ve "yaptıkaktım" demiş bulunuyorum. İs
Telefonda, yüz yüze falan her türlü. Konuşurken sık sık kelimedeki harflerin yerlerini kafamda değiştirip söylüyorum. Mesela "yapabilirim" demek isterken "yapalibirim" demiş bulunuyorum. Ya da mesela "yaptım" demek isterken son anda "yapacaktım" demek istiyorum ve "yaptıkaktım" demiş bulunuyorum. İstemsizce yapıyorum bunları ve günde 2-3 kez oluyor.
1 yıl öncesine kadar yıllardır pek konuşmayan asosyal sığırın tekiydim, yeni yeni insan oluyorum. Harbiden konuşmayı mı unuttum acaba ben? N'apiyim sesli kitap mı okiyim acaba, ne yapsam düzelirim?
1 yıl öncesine kadar yıllardır pek konuşmayan asosyal sığırın tekiydim, yeni yeni insan oluyorum. Harbiden konuşmayı mı unuttum acaba ben? N'apiyim sesli kitap mı okiyim acaba, ne yapsam düzelirim?
0
kendi kendine konuşsana boş vakitlerinde. işe yaradığını göreceksin. kitap okumayı da arttır derim.
0
hobarey
http://www.youtube.com/watch?v=rCSpfUwIdOwBiri fake deyip beni ikna etsin ki uyuyabileyim.
0
hiç ikna edici değilsiniz arkadaş. tamam benim de aklım almıyo ama çok gerçekçi lan.
0
nö. olmazdı. zaten amatör çekim havası verilmiş, buna nasıl bir efekt koyabilirlerdi ki ben bugüne kadar hiç 1080p uzaylı videosu falan görmedim. çok enteresan. yani binlerce gökbilimci varken...
0
yahu adam resmen tripodla kamerayı binaya tutmuş. sonra kamera eldeymiş gibi görüntüyü sallayan pluginler var efekt programlarında, onunla dandik bir sallama efekti uygulamış. ışık da sabit olduğu için animasyon kolay olmuştur bence ki 720p ye rağmen görüntü berbat. kasıtlı yapılmış.
Ayrıca en ikna edici gerçek ise "in soviet russia aliens films you" :p
Ayrıca en ikna edici gerçek ise "in soviet russia aliens films you" :p
0
0
